HDP Ülke genelinde ikiyüzlü siyaset izliyor…
Doğuda eli silahlı batıda ise barış yanlısı… Tehdit siyaseti güden HDP/PKK
ikilisinin iç yüzü ortada değil midir? Kobani eylemlerinde şehid ettikleri genç
ve yaşlı insanların hesabını vermek yerine “biz yapmadık” diye yüzsüzce işin
içinden sıyrılmaya çalışan BDP/PKK ikilisi yaptıklarının arkasında duramayacak
kadar şahsiyetsiz bir duruş sergilemekte ve yaptıklarından utanç duymamaktadır…
Şimdi de İdil’de kan döken bu canavar yapı geldiği
noktayı açıkça göstermiştir… İdil’de yaşanan bu çatışma HDP/PKK’nın iç yüzünü
bir kez daha ortaya koymuştur… Her fırsatta Hüda Parlıların hedef seçiliyor
olması tesadüfi değildir…
Bu olay
münferit bir vakıa olarak nitelendirilemez… Bu olayda silah kullanan kişi ya da
kişiler örgütlerinden ve parti teşkilatlarından aldıkları güç ve destekle bu
işi yapmaktadırlar… Her fırsatta güç gösterisi yapan, “barajı aşmazsak kan
akar” diyen PKK/HDP militan yöneticileri bu işin asıl sorumlularıdırlar…
Salahattin Demirtaş her zaman olduğu “katliam”ı
kınamak yerine Partisi ve Örgütü adına oyuna gelinmemesi yönünde açıklamalarda
bulunmuş… Eğer saldırı Hüda Par çevresinden gelmiş olsaydı bu pişkin açıklama
ile yetinecek miydi?
Saldırı
kendilerine yapılınca ortalığı velveleye verirler kıyametleri koparırlar ama
kendileri saldırınca “ne oldu ki? “ derler… Bu vicdansız siyaset şeytani
ihtirasların vesayetidir… Bu vesayet er veya geç tükenecektir… Batılın hakka
galebe çaldığı görülmemiştir…
Devlet
yetkilileri şunu iyi bilsin ki HDP/PKK barajı geçseler de geçmeseler de bu
ülkeye asla rahat vermeyeceklerdir… Barış yanlısı görünmeleri kimseyi
aldatmasın… Barışa meyleden bir yapı silahları bırakmalıdır… Silah bırakmadığı
sürece HDP/PKK ikilisi samimi karşılanmamalıdır… PKK/HDP ikilisi ruh ve ceset
gibidir… Biri olmazsa diğeri de olmaz… Silah olmazsa HDP etkin olamaz…
HDP sadece
PKK ile hareket eden bir siyasi teşkilat değil, artık ülke de ABD VE İsrail
lehine çalışan tüm örgütlerin ve gizli teşkilatların çatısı olmuştur… Bu
seçimde özellikle tüm dış güçler fikir ve fiili destekleri ile bu nifak
çatısının arkasında durmaktadır… Paralel yapı ile mücadelenin bir ayağının HDP
olduğu unutulmamalıdır…
HDP artık HÜDA PAR gerçeğini kabullenmeli ve
bölgede kendilerini hâkim unsur görmemelidir… Birkaç il ve ilçe belediyesinin
HDP’li olması bu toprakların PKK/HDP egemenliği altında olduğunu göstermez… Tek
adam yönetimine karşı çıktığını her fırsatta dile getiren PKK/HDP bölgede tek
parti olmaya çalışmakta ve bunun için her yolu meşru saymaktadır…
Tüm ülke
halkı şunu iyi bilmelidir; bu topraklar nice zalimlere ve zulümlere şahit oldu
ve olmaya devam etmektedir… Bir dönem derin devletin bu topraklarda estirdiği
terörü şimdilerde PKK/HDP estirmektedir… Halk bir celladın elinden kurtulmanın
sevincini yaşayamadan başka bir celladın eline düşmüştür… Kobani, Cizre ve İdil
olayları bu celladın adresini vermektedir… Her cellada bir Musa, her zulme bir
asa mutlaka olacaktır… Doğu Müslümanlarındır Müslüman kalacaktır… Hiçbir güç ve
eylem doğu halkını dininden uzaklaştıramayacaktır…
Hüda
Par’ın bağımsız adayları mutlaka meclise girmelidir… Hüda Par doğu halkının
islami kimliğini meclise taşımalıdır… PKK/HDP’ye alternatif olarak HÜDA PAR
mecliste mutlaka bulunmalıdır… HÜDA PAR’ın birbirinden değerli bağımsız
adaylarını destekliyorum ve İdil’de PKK/HDP’lilerin eli ile şehid düşen
kardeşlerimizin şehadetini kutluyorum…
HER ZULMÜ LANETLİYOR VE ZALİMLERİN YIKILACAKLARI
GÜNÜ ÖZLEMLE BEKLİYORUM…
30. 05. 2015