Ülkemde din bozguncuları kitaplarını bedava
dağıtıp, dernekler kurup, televizyon ekranlarını işgal edip, dini değerlerle
alay ederlerken ben hiçbir şey yokmuş gibi davranamazdım… Tehlike geliyorum
dediği halde hala tehlike yok ya da uzakta diyenlere diyecek söz bulamıyorum…
Âlemlerin ilahına havale ediyorum…
Şahsım gecesini gündüzünü Adnan Oktar ile
uğraşmakla geçiren biri değilim… Bugüne kadar yazdığım 300’den fazla yazının
içinde Adnan Oktar hakkında yazdığım iki üç yazıyı geçmez… Adnan Oktar hakkında
yazdığım yazılar da dini ifsad eden akım ve kişiler hakkında yazdığım yazı
serisinden sadece birkaç tanesiydi… Ben bir yazar, bir Müslüman ve topluma
karşı sorumluluğunun idrakinde olan bir akademisyen olarak görevimi yerine
getirdim ve getirmeye de devam edeceğim…
Bu ülke de hemen hemen her şehirde peygamberlik
iddia eden yalancı İskender Evrenesoğlu’na bağlı farklı isimler altında birçok
dernek kurulurken, her gün farklı salonlarda değişik isimler altında halkı
toplayıp tövbe adı altında yalancı peygamber Evrenesoğlu’na bağlılık ve itaat
sözü alıp halkı kandırırlarken bizlerin de birileri gibi susması, boş durması,
olan bitene kayıtsız kalması doğru mu olacaktı?
Adnan Oktar, İskender Evrenesoğlu, Ahmet Hulusi,
Cemalnur Sargut gibi isimler batının İslam’ı ifsad projesinin farklı
ayaklarıdır… Maalesef bu kişiler batı tarafından korunmakta ve her türlü
desteği görmekteler…
Yalancı peygamber Müseyleme ile savaşan sahabeler,
“namaz ile zekâtın arasını ayıranlarla savaşırım” diyen Hz. Ebu Bekir’in
örnekliğini görmeyen Müslüman yazar, gazete ve TV’ler bu tahrife sesiz
dururlarken merak ediyorum kimleri örnek almaktalar? Her gün birbirini yiyip
bitiren bu İslami yazar ve âlimlerin bu muharrifler hakkında tek kelime
ettiklerini göremedik maalesef…
Adnan Oktar lehine mahkemenin verdiği kararı
eleştiren, köşesinde değerlendiren, haber konusu yapan İslami bir gazete ya da
köşe yazarı çıkacak mı diye günlerdir bekliyorum… Yok, maalesef çıkmadı…
Birkaç İslami camianın gazete ve siteleri dışında
Yeni şafak, Yeni Akit, Milli Gazete, Milat, Diriliş Postası, Vahdet gibi İslami
gazeteler maalesef Adnan Oktar lehine sonuçlanan mahkemeleri ve Adnan Oktar
programlarını haber değerinde bile görmediler, bu gazetelere bağlı köşe
yazarları da köşelerinde değerlendirmediler… Neden mi? daha büyük işlerle
uğraştıkları için bu konuyla ilgilenecek zamanları yok herhalde(!)
Yazık gerçekten çok yazık… Adnan Oktar A9 TV’de
ifsadını her gün gerçekleştiriyor, “inşallah maşallah” sözleri eşliğinde
bayanlara dans ettiriyor, yalan yanlış din anlatıyor bizim İslami gazete ve
yazarlar ise mahkemelerde sürünmemek için tek kelime dahi yazmıyorlar… İslam
adına çıkmış Televizyonlarımız da hakeza hiç ses çıkarmıyorlar…
Ya halkı bilgilendirmesi gereken Diyanet ne
yapıyor, din müfsidleri ile hiç uğraştığını gördünüz mü? Bu sorumsuzluğa
gerekçe olarak Adnan Oktar’ı meşhur etmemeyi gösteriyorlar… Çocuk mu
kandırıyorsunuz, kendinize mi güldürmek istiyorsunuz? Aksi takdirde “Dilsiz
Şeytan” olmanın ne anlama geldiğini siz bizden daha iyi biliyorsunuz…
Demirtaş seçim vaadi olarak Diyaneti kaldırmayı ya
da yeniden şekillendirmeyi vaad ettiğinde ortak bildiri yayınlayan ilahiyat
hocaları neredeler? Neden aynı sorumluluğu bu din bezirgânlarına,
muharriflerine göstermiyorlar? İlahiyat hocalarının akademik çalışma yapmak
dışında topluma karşı sorumlulukları yok mu?
Biliyorum birileri bu mücadelemizi gereksiz
görüyor… Ne gerek var? Zaten bu adamı kimsenin ciddiye aldığı yok diyorlar? Bu
adamla mücadele etmek için ciddiye alınması mı gerekiyor? Bir HDP’li vekil dini
değerlere uymayan bir söz söylediğinde tepki gösteren İslami STK, Gazete,
yazar, TV ve hocalarımız Adnan Oktar ve diğer muharrifler konusunda neden hiç
ses çıkarmıyorlar? Bu halkı bilgilendirmek, uyarmak görevimiz değil mi?
Hz Ali’ye “Bir insanı hidayete ulaştırmak senin
için dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır “ tavsiyesinde bulunan Hz
Peygamber’in sözünü tersten okuyarak bir insanın bu ifsad ehlinin eliyle
hidayetten edilmesi dünya ve içindekileri kaybetmek şeklinde algılamamız
gerekmiyor mu?
İndiği geceden bugüne Cahliyeye savaş başlatan ve
bu mücadeleyi sürdüren Kur’an’ın indiği bu kıyam gecesinin batıla, zulme,
cahiliye ve küfre karşı yüreklerimize kıyam tohumu ekmesi temennisi ile…
13. 07. 2015