Kapitalist bir şirketin, haksız elektrik
kesintileri ile halkı devletle karşı karşıya getirmesi tek kelime ile
“bölücülüktür”…
Dedaş, Mardin’de elektrik kaçağını elektriği
keserek değil gerekli cezai müeyyideleri uygulayarak cezalandırabilir… Güneydoğuda,
sıcaklığın yaktığı yaz aylarında elektrikleri kesen Dedaş, insanlık suçu
işlemekte ve insanlıktan mahrum kalmış bir kurum olduğunu ortaya koymuş
bulunmaktadır…
Sayın Mardin Valisi, elektrik kesintilerine çözüm
bulmak için tarafları bir masa etrafında toplamış ve hakemlik etmiştir…
Sayın Valim!
Siz ne uzlaşısından bahsediyorsunuz? Kiminle
uzlaşacaksınız? Kaçak elektriği bahane ederek Mardin halkına zulmedip duran
Dedaş ile mi uzlaşı yoluna gideceksiniz?
Ben o masanın etrafında toplanmış, bir şey
yapmaktan aciz, toplantının sonunda hiçbir sonuca ulaşamamış AK Parti İl
Başkanı, İlçe Başkanları ve AK Parti Mardin milletvekillerine sesleniyorum! Bu
halk size oyunu, Ankara’da sadece el indirip kaldırın diye vermedi, eğer
iktidar olduğunuz partide bu konuda vekil, il ve ilçe başkanları olarak kayda
değer bir şey yapamıyorsanız bırakın o koltukları boş kalsın…
Halkın
insanca yaşaması için siyasi istikbalinizin bitmesi pahasına bile olsa elinizi
masaya vuramıyorsanız bırakın o koltukları boş kalsın… Sakın yanlış anlamayın
yerinize göz dikmiş değilim, yerinize göz dikenlerin adamı da değilim… Ve
biliyorum sizin yerinize göz dikenler sizden daha iyi değiller, onlarda sizin
gibiler…
Siz ve onlar, yükselmek için değil halkın refah
seviyesini yükseltmek için çalışın değilse bırakın, gidin…
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sayın Erdoğan’ı
desteklediğimi ve özellikle ona destek olma çağrılarında bulunduğumu
okuyucularım iyi bilir…
Cumhurbaşkanlığı seçimi gelip çatıncaya kadar bu
Dedaş neredeydi? Neden elektrikleri kesmiyordu? Elektrik kesintileri neden
Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde durmuştu?
Mesele oy derdi miydi? Yoksa mesele oy olunca
kaçak elektrik mubah mı oluyor? Sayın Enerji Bakanı bu sorumuzun cevabını
lütfen versin… Sorumu yine tekrarlıyorum: Mesele oy olunca kaçak elektrik mubah
mı oluyor?
Cumhurbaşkanlığı seçiminde eğer AK Parti 30 Mart
yerel seçimlerine göre Mardin’de 20 000 oy kaybetti ise bunun nedenlerinden
biri, Ramazan ayına denk getirilen, halkın sabrını taşıran elektrik kesintileri
idi… Vekil olarak meclise gönderdiğimiz şahsiyetler, eğer halkın can damarı
olan elektriğe bir çözüm bulamıyor, Dedaş’ın azgın ve sapkın uygulamaları
karşısında eli kolu bağlı bir halde duruyor ve yetkili Bakandan olumlu bir
yanıt alamıyorlarsa orada vekil olarak durmalarının ne anlamı kalır?
“Bu konuda muhatap bulamıyoruz” diyen
vekillerimiz, yumruklarını masaya vurmalı değiller mi? Uzlaşı masasının
etrafında aciz bir halde durmak sizlere hiç yakışıyor mu? Unutmayın! Hiçbir parti
ve hiçbir güç halkın canından değerli değildir… En azından basının karşısına
çıkın ve oylarını aldığınız halka açık yüreklilikle seslenin: “Hükümetimiz bu
konuda çok duyarsız ve umarsız, bizi muhatap bile almıyorlar” deyin…
Uzlaşı masasındaki diğer isim Ahmet Türk!
Yeri geldiğinde devleti tehdit etmeyi biliyorsun
bu konuda neden suskunsun? Yoksa halkın devletle, hükümetle karşı karşıya
gelmesi hoşunuza mı gidiyor? Eğer bu zulüm Kürt kimliğinize yapılsaydı böyle mi
duracaktınız?
Elektrik kaçağının olmadığı hiçbir il yoktur ve
hiçbir ilin elektrik kaçağı İstanbul kadar değildir, hatta nerdeyse doğunun tüm
şehirlerindeki elektrik kaçağını toplasanız bir İstanbul’un kaçağı etmez…
İstanbul’da fabrikalarda yapılan elektrik kaçakları bir şehrin elektriğine
bedeldir… Neden orada elektrikler kesilmiyor da burada kesiliyor…
Artık bu halk, insanca yaşamak istiyor, adam gibi
yaşamak istiyor… Bu halk çağdaş medeniyetin tüm imkânlarından yararlanmak
istiyor… Dedaş olarak eğer kaçak elektriği cezalandıracaksan, git ev ev gez,
kaçakları tespit et, ceza yaz… Yok, eğer orman kanunlarını konuşturursan bu
halkta sana kendi kanunları ile cevap verecektir…
Dedaş yetkililerini uzlaşı masasına çağıran Sayın
Vali Beye de sesleniyorum! Bu iş, uzlaşı
ile değil hak ve hukuk ile çözülür... Bu şirketin tüm halkın elektriğini kesmek
gibi bir hakkı yoktur, suçlu ve suçsuzu belirlemediği takdirde tüm halkı
cezalandırmaya ne hakkı ne de yetkisi bulunmaktadır… Eğer sizin yetkiniz
altında bulunan bir ilde bu keyfilik uygulanıyorsa bazı şeyleri yeniden
sorgulamalısınız demektir…
Bu yapılanlar, halkı devlet aleyhinde
kışkırtmaktır, ortalığı ateşe vermektir… O Kızıltepe-Nusaybin yolundaki
asker-halk çatışmasının daha büyüğü olsun istemiyorsanız, bir an önce bu işe
çözüm bulun… Özel bir şirket sizin valilik yaptığınız bir ilde halka terör
estiriyorsa ve siz zulme karşı bir şey yapamıyorsanız kusura bakmayın ama sizin
de orada bulunmanızın hiçbir anlamı kalmamıştır demektir…
Lütfen biri Enerji Bakanını uyarsın… Enerjisini
yanlış yerde harcayan Sayın Enerji Bakanına söyleyin, adam gibi iş yapsın,
suçlu suçsuz tüm halkı cezalandırmasın ve devletin yıllardır göz yumduğu bir
yanlışı bir anda ortadan kaldırmaya çalışmasın…
Allah; faizi, içkiyi 23 yılda haram ediyor,
insanın uyum sürecini göz önünde bulundurarak emir ve yasaklar getiriyorsa sen
40-50 yıldır devletin göz yumduğu kaçak elektrik yanlışını birkaç yılda ortadan
kaldıramazsın…
Sayın Bakan!
Bu halkın karşısına çözüm önerileri ile
çıkacaksın, despotvari tutum takınmayacaksın; haksızlığın karşısında durmuş,
halkın taşkınlığının önüne geçmiş bir İlçe Kaymakamını Dedaş’ı mahkemeye verdi
diye arayıp azarlayamaz, tehditler savuramazsın… Ya o işin hakkını haksızlık
yapmadan vereceksin ya da o makamı bir an önce terk edeceksin…
Sayın Bakan!
Hepimiz en az senin kadar bu vatanı seviyoruz…
Bizlerde bu vatanın evlatlarıyız… Bu vatan bizim de toprağımız… Batıdaki bir
adam bu ülkenin nimetlerinden nasıl faydalanabiliyorsa bizim de bu nimetlerden
faydalanma hakkımız bulunmaktadır… Elektrik kesintileri ile halkı tümden
cezalandırmak ilkel bir düşünce dünyasına sahip olduğunuzu gösterir…
Sayın Bakan!
Kısa zamanda hiçbir sonuç alamazsınız, eğer bir
sonuç alma samimiyetinde iseniz o zaman önce Mardin’in il, ilçe ve köylerinde
elektrik alt yapısını yeni baştan yenileyin, 40 yıllık elektrik tellerini
değiştirin ve elektrik fiyatlarını diğer şehirlerden yüksek tutmayın, kaçak
ekipleri kurun, kaçak avına çıkın… Ama sakın elektrikleri düşürüp durmayın,
elektrik kesintilerine gitmeyin… Benden söylemesi bu işin sonu iyi değil…
Elektrik kaçağı günahtır, yanlıştır ama Dedaş’ın
yaptığı ondan daha büyük bir yanlıştır…
20.08.2014