Özgür bir yaşamın fedaisi olmak!
Onurlu bir yaşamın mücadelesini vermek,özgür yarınları inşa etmek derin bilinç,cesaret,inanç ve kararlılık gerektirir.
Kurdistan`da binlerce değerin onurlu yaşam davası kendi halklarının kurtuluşu ve özgürlüğü olmuştur.
Kürt Halkının özgürlüğü için kendini feda eden değerlerin on binlerle, hatta yüz binlerle ifade edilmesi ise kendi topraklarına,halklarına ve önderliklerine olan bağlılığın göstergesi değil midir?
Evet acıların, şehadetlerin, gözyaşlarının, efsanelerin, isyanların, hesaplaşmaların, ihanetlerin coğrafyası olmuştur Kurdistan.
Sömürgeciliğin kol gezdiği,faşizmin kirlice uygulandığı,doğasının yıkımlara uğratıldığı güzelim Kurdistan`da barış olmak,barış kokmak ve özgürlüğe dokunmak neredeyse bir suç haline getirilmiş,bellekler esir alınmaya çalışılmıştır.
Newroz ateşinin yakıldığı bu coğrafyada Dehaq zulmüne karşı direnen Demirci Kawa`nın yegane mücadelesi Özgürlük değil miydi?
Öyle bir özgürlük ateşiydi ki Çağdaş Kawa Mazlum Doğan`la bu ateş günümüze kadar daha da gürledi,büyüyerek kök salmadı mı?
Demirci Kawa`yla Mazlum Doğan Kurdistan`da barış ve özgürlüğe milyonlarla akmaya devam etmiyorlar mı ?
Derweşe Evdi`yle Edule Destanı`nın yaşandığı coğrafya Kurdistan`ın kendisi değil miydi?
Evet Rıha Ovası`nın Şengal Dağları`na olan aşkını kim inkar edebilir?
Şengal Dağları`nda yaşanan katliamlarla, Rıha Ovası`ndaki saldırıların kaderi günümüzde de bir değil mi?
"Derweşe Evdi Efsanesi`nin ruhu bu değil midir..."
Mem Zin`e akarken Dicle Nehri değil miydi özgürlüğe,sevdaya,susamışlığa bereket olup kök salan. Bekoewanlar olsa da yüreklerin,bilincin özgürleşip birleştiği yer yine Kurdistan değil miydi ?
Özgür kadın destanlarının Zilan`larla, Sakine`lerle, Arin`lerle yazılıp,tohumlarının bereketli topraklara kök salarak on binlerle çoğalan coğrafyanın kendisi yine Kurdistan`dı.
Halfeti`den doğan yeni güneşin Mezopotamya`yı, Ortadoğuyu,insanlığı aydınlatan,ısıtan gücü ve umudu değil midir Kurdistan Coğrafyası`nın yaşayan efsanesi...
Bu efsanenin ve destanın beyni,pratik gücü yazarı Sayın Öcalan değil midir?
Qazi Muhammed`le Mahabat,Mustafa Barzani`yle Hewler, Arin Mirxan`larla Kobane,Kemal Pir`lerle Amed iradeleşmelerinin, 2015 yılı içerisinde "Kurdistan Halkları`ın Özgürlük Manifestosu`nun" yazılmasını zorunlu kıldığını yadsıyabilir, görmemezlikten gelebilir miyiz?
Kurdistan`da özgürlük için,demokratik uluslaşma,bağımsızlık,eşit ve onurlu bir yaşam için yüzbinlerce bedel ödendi.Verilen bedellerin, yaşanan trajedilerin ve tarihe iz bırakan kişi ve olayların haddi hesabı ciltler dolusu ansiklopedilere sığamayacak kadar fazladır.
Tarihe iz bırakan özgür yaşamın on binlerce fedaisinden biri de Lütfü Taş arkadaştır.Lütfü Taş arkadaş Sayın Öcalan`ın çağrısı üzerine Gerilla Barış Grubun`da yer alarak 2009 Ekim ayında Kuzey Kurdistan`a giriş yapan arkadaşlardan birisiydi. Milyonlarca insan tarafından Habur`dan Amed`e kadar arkadaşlarıyla karşılanan Lütfü Taş arkadaş kısa sürede devrimin, barışın, mütevaziliğin, hoşgörünün, umudun, özgürlüğün sembol isimlerinden birisi oldu.
Evet Kurdistan`ın fedai evladı olup, barışa, Kurdistan`a, özgürlüğe kararlılıkla yürümek Lütfü Taş arkadaşın pratiğiyle o kadar güçlü eyleme dönüşüyordu ki, bu hakikat faşizmi korkuttu, ihanetçi zihniyetleri rahatsız etti.
Sonunda onbinlerce onurlu tutsak gibi kendini zindanda buldu.Zindan pratiğiyle yoldaşlarının umut kaynağı olan Lütfü arkadaş 2015 yılına girecekken kalp kriziyle Amed Zindanı`nda fiziki olarak aramızdan ayrıldı. Hasta tutsakların zindanlarda tutulması karanlık ortaçağ zihniyetiydi ve yüzlerce hasta tutsaktan biri olan Lütfü arkadaş hepimizi derinden sarstı, üzdü.
O özgür bir yaşamın fedaisiydi.
O kendi halkının onurlu savaşçısı ve tarihe yazılmış onurlu barış elçisiydi.
Lütfü arkadaş neden erken gittin?Oysa Arkadaşlarınla,yoldaşlarınla özgürlük türkülerini söyleyecektin Kurdistan`da. Bize Devrimci Kawa Efsanesi`ni, Derweşe Evdi Destanı`nı daha anlatacaktın. Mem u Zin`i yaratan Dicle`nin yakarışını,Çağdaş Kawa Mazlum Doğan`ın derinliğini hani bize anlatacaktın.
Ölümün çok zamansız oldu Lütfü arkadaş,tıpkı binlerce şehidin ölümü gibi.Fedailik bu olsa gerek, fedailik felsefesini bizlere en güzel öğreten bir öğreti bıraktınız. Zalimin beynine bir balyoz gibi inen onurlu bir öğreti...
Kurdistan`ın tüm onurlu evlatları seni ve sizler gibi on binlerce şehidi,değeri asla unutmayacaktır...
Selam ve saygılarımızla..
Nurullah Tunç - 02.01.2015
Yasal Uyarı
Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar.
Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.