Kürt Halkı`nı ve HDP`yi Hedefe Oturttan
Enver/Talat Paşa Zihniyetleri Kaybedecektir...
Ortadoğu Halkları`nın en kritik dönemlerinde
tarihsel rol oynayan, yaşadığı coğrafyanın onurunu her zaman kurtaran Kürt
Halkı bugün hiç de hakketmediği saldırı yönelimlerine maruz kalmaktadır.
Tarih boyunca ulusal hakları gaspedilen, kimliği
reddedilen, inkara, baskıya ve katliamlara uğrayan Kürt Halkı;
Malazgirt`te(1071),Yavuz Selim devrinde, Kurtuluş Savaşı dönemlerinde Türk
Halkı başta olmak üzere Ortadoğu Halkları`nın onurunu kurtarmış Qadim bir
halktır.
Ortadoğu halklarına çığır açan bir halk nasıl
oluyor da Linç kampanyalarının hedefi haline getiriliyor?
Tarih boyunca devam eden ve son günlerde doruğa
ulaşan bu kampanyaların tek merkezden ve sistematik olarak yönetildiği açığa
çıkmıştır.
Siyasi hesapları tutmayan Cumhurbaşkanı
Erdoğan`ın, kendi iktidarı için şiddet endeksli politikaların dozajını
arttırması,"Nemrud`un Hz.İbrahim`e yaptığını" akıllara getirmektedir.
Ortadoğu`da parçalanan bir Halkın, birlikteliğe, statüye
doğru hızlıca yol alması, Cumhurbaşkanı`nın gerçek zihniyetini teşhir etmiştir.
Dolayısıyla AKP`nın DAİŞ çeteciliğini bu kadar desteklemesi, esasen anti Kürt
politikalarının sonucunda gerçekleşmiştir.
DAİŞ çetelerini destekleyen Erdoğan`ın, Kobané`de
ve 7 Haziran`da yenilgiye uğrayan stratejileri, kendileri açısından yeni bir
dönemi zorunlu kılmıştır.
Kaybettikleri iktidarlarını şiddetle, kaosla ve
zorla yeniden ele geçirmek...
Silvan, Varto, Lice, Nusaybin, Yüksekova, Amed ve
Cizre başta olmak üzere onlarca yerleşim alanlarındaki sivil halka savaş ilan
edilmesi tesadüfi olmamıştır.
Sivil halka yönelik kirli savaş konseplerinin
devreye konulması ise topyekün iradesizleştirme politikasının sonucudur.
"Cizre`de 6 gündür devam eden sokağa çıkma
yasağı ise tarihte eşi benzeri görülmemiş niteliktedir."
*Keskin nişancılar tarafından katledilen ve
cenazelerini evlerinde buzdolaplarında muhafaza eden ailelere defin izni
verilmemesi ise tam anlamıyla utanç vericidir.
Böyle bir uygulama ne Firavunlar, ne Yezidler, ne
de Nemrudlar döneminde görülmüştür.
Cizre`de "EZANI" yasaklayan bir
hükümetin müslümanlıkla bir ilgisi olabilir mi ?
Bu uygulamaları yapan bir Cumhurbaşkanı müslüman
olabilir mi?
Bu politikaları devreye koyan bir Cumhurbaşkanı, Halkın
başı olabilir mi?
Cizre`de bu uygulamaları yapan başbakanın bir
dakika bile beklemeden istifa etmesi gerekmez miydi?
*İsrail`in Filistin`e yaptıkları, Türkiye
Devleti`nin Cizre`ye uyguladıklarının yanında çok hafif kalır.
Eğer bu uygulama İsrail tarafından Filistin
Halkı`na yapılmış olsaydı Cumhurbaşkanı ve AKP kıyameti koparırdı.
Ama realite "Kürt Halkı" olunca, tüm
münafıklıklar mübah görülmektedir.
Şu çok iyi bilinmelidir ki Cizre Halkı`nın AKP`den
daha müslüman olduğu ispatlanmıştır...
Kürdistan üzerinden tüm ülkeyi provakatif zemine
çeken Cumhurbaşkanı ve başbakan bunun ilk meyvelerini dün gece almışlardır.
HDP`yi ve Kürt Halkı`nı hedefe oturttan
"Talat/Enver Paşa" zihniyetli girişimler, yüzlerce yeri ateşe vererek
gerilimi "başka bir evreye" taşımışlardır.
HDP Genel Merkezi başta olmak üzere beş yüzden
fazla HDP binalarının, sivil iş yerlerinin "eş zamanlı yakılması", tamamiylen
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP`nin politikalarının sonucu değil midir?
Bu politikalarda ısrar ise Türkiyeyi felakete
sürükleyecektir.
DAİŞ; Ortadoğu`da bebekleri, çocukları ve
kadınları barbarca katlederken neden tek bir eylem yapmadınız ey faşist
zihniyetliler..
Kobané`de binlerce masum insan yanıbaşınızda
katledilirken neden sesinizi çıkarmadınız ey vicdansızlar...
Cizre`de polis kurşunlarıyla katledilen küçük
çocukların, sivil insanların defnedilmelerine bile izin vermeyen zihniyete
itiraz etmeyip, masum Kürt Halkı`na saldırmak hangi kitaba sığar?
Sizler değil müslüman, uluslararası savaş
lobilerinin ancak uşağı olursunuz.
Vatan, millet, sakarya edebiyatının şaklabanlığını
yapmak artık tutmamaktadır.
Kırk yıldır kullanılan söylemin, gerçekleştirilen
politikaların iflas ettiğini bile bile, neden Cumhurbaşkanı`nın, başbakanın ve
AKP`nın iktidar oyunlarına alet oluyorsunuz?
Yazık değil mi size. Yarın ortada kalacak olan siz
olmaz mısınız?
Cumhurbaşkanı, AKP ve devlet aygıtı sizi kurtarır
mı sanırsınız?
*Çoğunuz bu sistem tarafından yoksulluğa mahkum
edilmiş, ama sorgulama yeteneğini yitirmiş kişiliklersiniz.
Halklar arası çatışma oyunlarına gelmeden, asıl
sizleri yönetenleri sorgulamalısınız.
Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, bu kirli savaşta
birinci dereceden sorumlu olanları sorgulamalısınız?
Cizre`de sokağa çıkma yasağıyla ne planlanmak
isteniyor?
HDP`nın hedef seçilmesi, binalarının yakılması, kriminalize
edilmesi kime yarayacaktır?
Bir yıl önce `Çözüm Süreci` gündemdeyken ve `Kürt
Sorunu`nu` çözeceğiz derken,ne oldu da şiddet sarmalına keskin bir giriş
yapıldı?
Mecliste çoğunluğunu yitirdikten sonra şiddete
sarılan AKP`nın temel korkusu nedir?
Bin yıldır devam eden birlikteliğin AKP eliyle
bitirilmeye çalışılması bizlere bir şey kazandıracak mıdır?
Gibi onlarca soru sorulabilinir....
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP, MHP, milliyetçilik, faşizm
bu ülkede miadını doldurmuştur.
*BARIŞ mücadelesini verenlerin kazanacağı, SAVAŞTA
ısrar edenlerin kaybedeceği kesindir.
Galayane gelenlerin kaybettiği, sağduyulu
davrananların kazanacağı yeni bir sürece girilmiştir.
Eğilenlerin kaybettiği, dik duranların kazanacağı
sürecin adı da BARIŞTIR...
Eşitçe,adilce, hakça onurlu bir yaşamın adıdır
BARIŞ...
Cizre`ye ve Kürdistana uzanan yüreğin sesidir
BARIŞ...
Ve kazanan BARIŞ olacaktır....
Selam ve saygılarımızla...
Nurullah Tunç
09.09.2015