• Ana Sayfa
  • »
  • Onurlu Bir Tarihin Parçası Olmak!

Onurlu Bir Tarihin Parçası Olmak!

Yağmalama benzeri provakatif eylemlerin kabul edilebilir yönünü olmadığını Kürtler ve Kürdistan Halkları herkesten daha iyi bilmektedir.

 


 

Ortadoğu`daki gelişmelere doğru ve bütünlüklü yaklaşmayan zihniyetlerin halkları infiale sürükleyen politikaları ve provakatif açıklamaları insanlığın vicdanından dönmüştür.

 

Kobane`ye dayanan katliamların Kürdistan, Türkiye, Ortadoğu ve dünyayı çok yakından etkileyip ilgilendirmesine rağmen Hükümet`in bu duruma kayıtsız kalması Kürt Halkı başta olmak üzere tüm insanlığı derinden rahatsız etmiştir.

 

AKP`nin Sünni İslam projesi ve statüsüz anti Kürt politikalarıyla beraber, DAİŞ barbarlığına net tavır almaması ise Kürdistan`da büyük bir tepkiye neden olmuştur.

 

Hükümet üyelerinin kışkırtıcı açıklamaları, Cumhurbaşkanı`nın; “Kobane düştü düşecek” müjdesi niteliğindeki açıklamaları, oluşan tepkinin büyümesini haklı olarak tetiklemiştir.

 

*Kürt Halkı`nın onuruyla oynanan bu yaklaşımların ne geçmişte, ne şimdi, ne de gelecekte kabul edilebileceğini artık herkes görmelidir*

 

Kürdistan Halkı tarih boyunca onurunu korumasını başardığı gibi, bundan sonra da hiçbir onursuzluğu asla kabul etmeyecektir. İşte tam da bu noktada KOBANE, Kürt Halkı`nın onurunun en yoğunluklu düzeyde temsil edildiği bir realite haline gelmiştir.

 

İnsanların kafalarının kesildiği, kadınlara tecavüz edilip pazarlarda satıldıkları ve tüm bunların KOBANE`ye vardığı bir atmosferde AKP`nin bırakın yardım etmeyi, sınırda halka sürekli saldırması ise yılların birikiminin sokaklara yansımasını beraberinde getirmiştir. Dolayısıyla AKP "akıl tutulması da denilecek" politikalarıyla duvara toslamış, Kürdistan`da meşruiyetini yitirir duruma gelmiştir.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise yalnız DAİŞ ve Türk Halklarının temsilcisi imajını oluşturmuş, İçişleri bakanı bir isyanı bastırıp ezeceğiz zihniyetine sarılmış, Başbakan Kobane bizi ilgilendirmez anlayışıyla zikzaklı ve tansiyonu yükseltici bir politika izlemiştir.

 

Aslında resmi ideolojinin "Sünni, mezhepçi, ırkçı politikaları" yine devreye konulmuştur. Tüm bu politikaların Kürt Halkı başta olmak üzere insanlık bilincinde hiçbir meşruiyetinin kalmadığı dünya genelinde aynı anda geliştirilen eylemselliklerle açığa çıkmıştır. Halkın geliştirdiği eylemselliklerin önünü kesip, proveke etmeye çalışan güçlerin devreye konulmasıyla farklı bir algı oluşturmak hedeflenmiştir.

 

Yağmalama benzeri provakatif eylemlerin kabul edilebilir yönünü olmadığını Kürtler ve Kürdistan Halkları herkesten daha iyi bilmektedir.

 

Yüzyıllardır toprakları, malları, coğrafyaları yağmalanan ve sömürülen KÜRT HALKI, bu konuda herkesten daha duyarlı ve bilinçli bir pratiğe sahiptir. Birkaç olumsuzluğu bir halka mal etmek ise vicdansızlık ve ucuz politikadır.

 

İşte KOBANE bunun en son örneğidir. Kobane`nin katliamlarla her şeyi yağmalanma tehlikesi altındadır.

 

Son beş günde yaşananların herkesin belleğinde tarih boyunca yer edineceği bir dönemden geçerken, asıl olan ise bundan sonraki süreci halklar yararına götürebilmektir. Acil ve öncelikli hedef ise KOBANE`nin barbarlardan temizlenmesi olmalıdır.

 

Yaşananlara ve geçmişe takılan hiçbir zihniyetin geleceği doğru temelde okuyamayacağı gibi, sağlıklı bir sonuca ulaşması ise mümkün olamayacaktır.

 

Şuana kadar süreci en iyi okuyan, sürece doğru hamlelerde bulunan ve kendi insiyatifinde geliştiren ise Sayın ÖCALAN`dır. O halde herkes Sayın ÖCALAN`ı daha fazla esas almak durumundadır. HDP`ye yıktırılmaya çalışılan şiddet eylemlerinin ucuz siyaset yapmaktan öte tarafı yoktur. HDP bu süreçte kamuoyu vicdanını harekete geçirmeye çalışarak doğru bir politika yürütmüştür.

 

Uluslararası güçler başta olmak üzere, Ortadoğu’daki halkların da bir realite olarak kabul ettikleri Sayın Öcalan, devletleri aşan paradigmasıyla belirleyici bir güçtür. Sevseniz de sevmeseniz de Sayın Öcalansız, değil Türkiye`ye Ortadoğu`ya bile BARIŞ getiremezsiniz.

 

Ve diyoruz ki;

 

Kobane`nin düşmemesi için,

Katliamların yapılmaması için,

Provakasyonların önünü kesmek için,

Savaşların derinleşmemesi için,

Karanlık odakların hortlanmaması için,

Kürdistan`ın demokratik birlikteliği için,

Ortadoğu`nun barışı için,

Rojava`nın geleceği için,

Ve ÖZGÜR YARINLAR İÇİN,

 

"Eşitçe, adilce, hakça, uygarca birlik olmak ve ortak vicdanı harekete geçirmek zamanıdır".

 

Selam ve saygılarımızla...

 

Nurullah Tunç

 

11.10.2014

Diğer Yazıları
  • PAYLAŞ
  • İzlenme : 937

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
Yasal Uyarı​ Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar. Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.