Seçim atmosferinin yavaş yavaş ısındığı sürece
girilirken korkuların ve kaygıların en çok tavan yaptığı parti ise Akp
olmuştur. Söylemleriyle yaşattıklarına bakıldığında tezatlıkların, samimiyetsizliklerin
ve çelişkilerin yumağı olan AKP, sahte umutlarla ve vaatlerle toplumu günümüze
kadar kandırmaya çalışmıştır.
Kapitalizmin merkezinden beslenerek varlığını
sürdüren AKP`nin neo liberal politikalarla ülkeyi şirketleştirmeye çalışması
bunun en açık örneğidir. Kapitalizmin Ortadoğu’daki jandarması olan Akp`nin son
derece pragmatik politikalarla varlığını sürdürmesi ise istismar üzerinden
gelişmiştir.
Avrupa Birliğine girme aldatmacası ise günümüzde
teşhir olmuştur. AB üyeliği için politik taktiklerle toplumu kandırmaya
çalışmış, Kürt sorunu söylemiyle muktedir olmayı hedeflemiştir. Askeri
hegemonyayla yapay bir mücadele veren Akp, alttan alta! sivil bir
diktatörlüğe" doğru hızla ilerlemektedir.
Askeri vesayetin yerine sivil vesayeti getiren
AKP`nin demokrasi ve özgürlüklerle bir ilgisi olabilir mi?
1980 Askeri darbesinin dayatmalarıyla oluşturulan
ve 1982 anayasasını da geride bırakan " iç güvenlik paketi" yeni
provakasyonların zemini değil midir?
Güvenlik için özgürlükleri rafa kaldıran Akp, yaşanan
yolsuzlukların hesabını vermekten kurtulmanın yollarını aramaktadır. Cumhurbaşkanı
Erdoğan`ın yolsuzluklarla anılması Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve AKP için bir
utanç değil midir?
Kürt sorununu çözeceğiz mesajlarıyla toplumu
aldatan Akp, bir taraftan ROBİSKİ`de 34 Kürt evladını katleden değil midir?
Daha düne kadar aleni olarak DAİŞ barbarlığını
Kürtlere karşı besleyen, destekleyen AKP değil midir?
Akp`nin 6-7-8 Ekim serhıldanlarından dersler
çıkaracağına, Tayyip Erdoğan`ın takıntılarına kapılarak başkanlık sistemini
halka dayatması, İslam Halefiliğine soyunmanın kendisi değil midir?
Eğer Tayyip Erdoğan için başkanlık dertleri
olmasaydı, neden yedi yıllık Abdullah Gül`ün Cumhurbaşkanlığı döneminde bunu
gündeme getirmediler?
Kişiye göre başkanlık ise sultanlık, diktatörlük
ve padişahlığın kendisi değil midir? Kusura bakmayın bu da "çağdaş
firavunluğun ve nemrutluğun" ta kendisi değil midir?
Ülkeyi gerilim, kaos ve bölgesel çatışmalarla
yönetmeye çalışmak ateşle oynamaktır. Siyaseten yükseliş dönemlerinde kaosla, mağduriyetle
ve din istismarıyla beslenen AKP`nin, gerilemeye ve erimeye girdiği bu dönemde
tehlikeli oyunlar oynayacağı belirtileri görülmeye başlanmıştır.
Özellikle Tayyip Erdoğan sultasının devam etmesi
ise toplumu derin bir kutuplaşmaya itmiştir. Neffessiz bir toplum yaratarak, yeni
hegemonik bir güç arayışı Tayyip Erdoğan ve AKP`nin temel hedefi olmuştur.
Ortadoğu’da ve dünyada itibarsızlaşan Erdoğan`ın
hıncını çıkarmayı hedeflediği adres ise Kürt Siyaseti ve demokrasi cephesi
olmaktadır. Oysa AKP`ye demokrasi ve özgürlükler için en büyük krediyi Kürt
halkı ve hareketi tanımıştır. Akp ise sürekli oyalama taktikleriyle zaman
kazanmak istemiştir.
Ne için?
*Sivil hegemonyasını kurumsallaştırmak için.
Kral çıplak denilen bir süreçte, Akp`nin tehlikeli
oyunlara başvuracağı kesindir. Tayyip Erdoğan`ın başını çektiği kualisyon
provakasyonlara başlamıştır. Ağrı`da gerçekleşen ve bir Kürt yurtseverin
katledildiği olay bunun güçlü kanıtıdır. Neredeyse sevinerek Ağrı`daki asker
provakasyonunu iştahla anlatan Tayyip Erdoğan`ın acizliğini ve güçsüzlüğünü
görmemek mümkün müdür?
Sayın Öcalan`ın ortaya koyduğu HDP projesi ise
birilerinin korkulu rüyası haline gelmiştir.*
Çünkü HDP`nin en güçlü özelliği bir paradigma
partisi olmasıdır*.
Türkiye tarihinde kanla beslenen siyasi
partilerden birisi olan AKP`nin ipi bu seçimde halkça kesinlikle çekilecektir.
Seçim barajını kaldırmayan, Roboski katliamını
yapan bir partinin ipi çekilmez mi?
Avrupa Birliğinden uzaklaşan, DAİŞ`i destekleyen
Akp`nin ipi çekilmez mi?
Kürtlerin statüye kavuşmasına karşı kirli
politikalar üreten, Gezi eylemlerine düşmanca yaklaşan bir anlayışın ipi
çekilmez mi?
Yolsuzluklarla ülkeyi soyup soyan, rant
alanlarıyla yandaşlarını zenginleştiren zihniyetin ipi çekilmez mi?
Kürt Halkı`nın değerlerini terörizmle
özdeşleştirecek kadar saygısızca yaklaşan bir geleneğin ipi çekilmez mi?
Kendi değerlerine, ortaklarına ihanet eden (Sayın
Erbakan`a, Fethullah Gülen`e yaptıkları gibi) bir zihniyetin ipi çekilmez mi?
Balyoz adı altında tutuklanan askerlere; `kumpas
kuruldu` diyen Tayyip Erdoğan`ın, Kurdistandaki katliamcı generalleri kollaması
politikası için halk Akp`nin ipini çekmez mi?
Halkı yoksulluğa, sefalete ve açlığa mahkûm eden
siyasetin ipi çekilmez mi?
AKP`nin HALK tarafından ipinin çekileceği bir
döneme girilmiştir. Buna karşı ise HDP`nin de iyi bir sıçrama yapması
gerekmektedir.
Bu vesileyle HDP`nin tüm adaylarını selamlıyor, en
önemlisi ise tüm değerlerimize layık politikalar üretip, halkın kendilerinden
üstün olduğu sorumluluğuyla çalışmalarını bekliyor, başaracaklarına da yürekten
inanıyoruz.
Karanlık bir geleceği temsil eden Akp ile bunu
frenleyecek, dengeleyecek doğru paradigmanın yarışacağı bu seçimde, kazanan
barış olsun, kazanan özgürlükler olsun, kazanan demokrasi olsun, kazanan
Kurdistan Halkı olsun, kazanan tüm renkler olsun, kazanan tüm inançlar olsun, kazanan
emek bloğu olsun, kazanan Türkiye Halkları olsun ve kazanan Sayın ÖCALAN`ın
ortaya koyduğu yeni yaşam ve özgürlükler paradigması olsun...
Selam ve saygılarımızla..
Nurullah Tunç
12.04.2015