• Ana Sayfa
  • »
  • Enternasyonal Dayanışmadan Korkan Zihniyet Ve Suruç Katliamı

Enternasyonal Dayanışmadan Korkan Zihniyet Ve Suruç Katliamı

Bir yılda KCK adı altında on bin insanı cezaevlerine tıkayan bir hükümet, tek bir DAİŞ`liyi cezaevine koyamıyorsa, bunun adı barbarlık hareketiyle koalisyon değil midir?

 


 

Tarihsel süreç içerisinde bakıldığında katliam kültürünün sistematik olarak en fazla uygulandığı Ortadoğu ve Kürdistan Coğrafyası yeni savaş konseptleriyle ve kirli savaş politikalarıyla karşı karşıyadır.

 

Katliamcı geleneğin savaş ve kaos metodolojisi de bu yeni konseptin politikalarına göre şekillendirilmeye çalışılmaktadır.

 

Özgürlük mücadelesini verenlerin, sosyalistlerin susturulmaya çalışıldığı bu konseptte, başta Kürt Halkı olmak üzere, devrimciler, ezilenler, sosyalistler tedbirlerini almak ve güçlerini birleştirmek zorundadırlar.

 

Ortadoğu`da derinleştirilen ve DAİŞ üzerinden formüle edilen "yeni barbarlık hareketi" ise örgütlü bir yapıyı çok aşan ciddi boyutlara varmıştır. Bu barbarlık hareketini durduran, bozguna uğratan tek güç ise Kürt Halkı olmuştur. Barbarlığı bozguna uğratan bir halkın kendi kaderini tayin etmeye çalışması, maskeli yüzleri de deşifre etmiştir.

 

Barbarlığı bozguna uğratan bir halka uzatılan yardım ellerinden birisi de SGDF devrimci, enternasyonal gençlik duyarlılığıydı. Ülkenin her tarafından yüz binler adına sembolik olarak bir araya gelen `Sosyalist Devrimci Gençlerin` KOBANE`ye uzanan yardım elleri ve dayanışmaları ise hepimiz için örnek teşkil etmekteydi.

Ama ne yazık ki enternasyonal dayanışmanın sembolü olan gençlerimizin bilinçli ve alçakça bir saldırıya uğramaları hepimizi üzüntüye boğdu.

 

Nasıl oluyor da DAİŞ barbarlığı elini, kolunu sallayarak tahrip etkisi yüksek bombaları patlatabiliyor?

 

Güvenlik zafiyetinin oluşmasına meyil veren sistemin Ankara merkezli politikalardan bağımsız olduğu düşünülebilir mi?

 

Üç yıldır Türkiye`de cirit atan, desteklenen, tedavi edilen binlerce DAİŞ elemenlarının, AKP tarafından korunduğunu, yönlendirildiğini kamuoyu bilmiyor mu sanıyorsunuz?

 

Suruç`ta devrimci dayanışmaya yapılan saldırının hükümetten bağımsız olmadığı açığa çıkmıştır. Roboski`de 34 insanı havadan bombalayan bir hükümet, Suruç`taki saldırıdan kendisini asla aklayamayacaktır.

 

Bir yılda KCK adı altında on bin insanı cezaevlerine tıkayan bir hükümet, tek bir DAİŞ`liyi cezaevine koyamıyorsa, bunun adı barbarlık hareketiyle koalisyon değil midir?

 

Amed`teki bombalı saldırıyı aydınlatamayan AKP`nin, Suruç olayının da üstünü örtmeye çalışacağı açıkça görülmektedir.

 

Ceylanpınar TİGEM`de DAİŞ`i eğiten, silahlandıran, destekleyen, sonrasında özel araçlarla Akçakale ve İskenderun üzerinden Rojava`ya salan, gönderen devletin Kürt karşıtlığı politikası değil midir?

 

Rojava Devrimi`ne karşı DAİŞ`e her türlü kirli desteği veren AKP Hükümeti İslam hukukuna göre CEHENNEMLİK değil midir?

 

Ölen Suudi Arabistan kralı için Türkiye`de bayrakları yarıya indirip resmi yas ilan eden Akp hükümetinin, Suruç`ta katledilen gençlerin ailelerini arayamayacak kadar kindarlaşması DAİŞ`i desteklediği anlamına gelmiyor mu?

 

En son Suruç`ta meydana gelen patlamayla gösteri, yürüyüş, miting gibi eylemlerin kriminalize edilmesi hedeflenmiştir. DAİŞ eliyle yapılan bu tür eylemlerin toplumu susturmak ve sindirmek hedefi taşıdığı açıktır.

 

Kıbrıs,Bosna Hersek, Çeçenistan`daki Türkler için bizim soydaşlarımız diyerek sahiplenme politikası yürüten Akp`nin ve Erdoğan`ın,yanı başındaki Kürtleri tanımaması ise Kuran-ı Kerim-e göre Allah’ı tanımamak ve Firavunlaşmak değil midir?

 

Çin`de Uygur Türklerine gösterdiğiniz önemi ve hassasiyeti; Amed, Suruç ve Kobane`deki Kürtlere gösteremiyorsanız, tarih ve Kürdistan Halkı sizi asla affetmeyecektir.

 

Kürdistan`da yeni Roboskiler yaşatmaya ne hakkınız var ey vicdansızlar!

Rojava`ya uzanan enternasyonal dayanışmayı katliama dönüştürmeye ne hakkınız var ey Modern Dehaqlar !

 

Kobane`yi inşaa etmeye giden entellektüel bilince jenosid uygulamaya ne hakkınız var ey çağdaş Nemrudlar!

 

Barışın, eşitliğin ve vicdanın sembolü gençlerimizin kanını akıtmak size huzur verdi mi?

 

Devrimin, sosyalizmin ve insanlığın meşalesi gençlerimizin kanını akıtmak siyasetinize puan kazandırdı mı?

 

Kürdistan ve tüm halkların simgesi gençlerimizin kanını akıtmak iktidarınızı sürdürmeye güç kattı mı?

 

`Analarının göz nuru gençlerimizin` kanını akıtmak şirketlerinizi, sermayenizi ve kariyerinizi büyüttü mü?

 

Büyük insanlık, yeni yaşam ve Rojava Devrimi`nin sembolü olan tüm değerler ÖLÜMSÜZDÜR..

 

Kan akıtmak üzerine inşa edilmiş tüm politikalara ve sistemlere LANET olsun...

Öğrencilerim Murat Yurtgül ve Emrullah Akhamur`u da Suruç`taki bombalama olayında kaybettik. Onların şahsında yaşamlarını kaybeden 32 devrimci değeri sevgiyle, saygıyla anıyor, anılarına bağlı kalacağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz

 

Selam ve saygılarımızla...

 

Nurullah Tunç

22.07.2015

Diğer Yazıları
  • PAYLAŞ
  • İzlenme : 788

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
Yasal Uyarı​ Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar. Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.