Ancak bu kez sorun çıkmasının nedeni farklı. Taksim alanı şu anda yapılmakta olan düzenleme nedeniyle yer yer bir inşaat alanı durumunda ve zaten normal durumlarda bile orada araç ve yaya trafiği hiç de kolay değil. Bu durumuyla alanın, 1 Mayıs gibi bir günde kitlelerin orada gösteri yapması için hiç de uygun düşmediği açık. Hele herhangi bir olay çıkması durumunda ciddi riskler doğabilir, ezilmelere, can kayıplarına yol açılabilir. Ki bu ihtimal yok sayılamaz. Geçmiş yıllarda rastlandığı türden provokatif girişimleri de hesaba katmak gerekir. Bu nedenle Valiliğin bu yıl 1 Mayıs gösterileri için başka bir alan göstermesi mantıklı görünüyor.
Buna karşılık, 1 Mayıs kutlamalarını ille de Taksim’de yapma inadı mantıklı görünmüyor. Bazı çevrelerin ise, öteden beri 1 Mayısı bir direniş, bundan da öte çatışma günü gibi görüp anladıkları, barışçı türden gösterilerin onları kesmediği malum. Ne var ki zaman değişti ve 1980 öncesindeki ruh halinden kurtulmanın, solun sağlığı ve kitlelerle kaynaşıp güçlenmesi bakımından gerekli olduğu kanısındayım.
İçinden geçtiğimiz ve 30-40 yıldır sürmekte olan bir çatışma dönemini sona erdirmeye çalıştığımız bu hassas dönem de sağduyulu davranmayı daha da önemli ve gerekli kılıyor.
Bu konuda Valilikle sendikalar arasında bir uzlaşmanın sağlanması kanımızca en istenir durumdur. Ya sendikalar gösterileri Valiliğin gösterdiği alanda yapmalı, ya da, Taksim’de yapılması için bir uzlaşmaya varılması durumunda, istenmeyen olaylara fırsat vermemek için hem sendikalar, hem güvenlik güçleri dikkatli, tedbirli olmalı.
Bu vesileyle işçi ve emekçilerimizin 1 Mayıs Bayramını kutlarım. Partimiz sendikal haklar, iş güvenliği ve genel olarak sosyal haklara ilişkin çabaları aksatmadan sürdürecek, haklı mücadelelerinde işçi ve tüm emekçilerimizin yanında olacaktır.
Kemal Burkay
Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkanı
29 Nisan 2013