Tüm dünyanın beklediği ABD seçimleri neticelendi,
Trump kazandı.
Seçilenden ziyade seçenin değişimi önemli. Nasıl
oldu da uç söylemleriyle kazanmasına ihtimal verilmeyen birisi kazandı? Bu şok
sonuç tüm demokratlar, ikinci sınıf görülenler için önemli bir soru. Demokrat
adayların kazandığı seçimlerden sonra Cumhuriyetçi aday önemli bir değişimi
gösteriyor.
Avrupa ve ABD gittikçe sağcılaşıyor, ırkçılaşıyor.
Soyut kavramlar cazibesini yitirirken somut çıkarlara yöneliş var Ahlaki
kavramlar değersizleşirken reel politiğin acımasız çarklarını kabulleniş var?
Görüntü çok iyi değil.
Biz farklı mıyız? Amerika ve Türkiye`de değişen
bir durum yok. Seçilen seçene uymaya çalışıyor sadece. Herkes layık olduğunu
seçiyor. Araştırma şirketlerinin yaptığı anketler bizde de aynı hali
gösteriyor. Milliyetçi, mukaddesatçı,tüm sorunları dıştan geldiğini iddia
ettiği tehlikeye bağlayarak içine
kapanan bir toplum haline geldik iyice. Adil Gür`ün araştırma şirketinin son
anketinde Türkiye`de Musul harekatını destekleyenlerin oranı % 80 imiş. Toplumsal
hayal dünyasındayız.! ORC araştırma şirketinin yaptırdığı bir ankette ise “HDP
Eş Genel Başkanı ve bazı milletvekillerinin tutuklanmasını nasıl
değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki soruya vatandaşlar, % 82 oranında “doğru
buluyorum” yanıtını vermiş. Vatandaşlarımız var olan Kürt sorununu anlamak bir
yana "kökten bitirme" politikalarından medet umuyor. Demokrasiden,
insan haklarından uzaklaşan "milli ve yerli" çıkarlarına odaklanan
bir toplum çareyi dışlama, imha etme politikalarında görür tabii.
Dünya genelinde tüm toplumlarda içine kapanmacı,
kolay gördüğü ama aslında zor olan dışlayıcı, benmerkezci politikalara yöneliş,
hakimiyetini kurmaya başladı. Bu, o ülkelerin kısa vadeli çıkarlarına hizmet
edebilir ama uzun vadede hem o ülkeye hem de dünyaya zarar verir. İçine
kapanmacı yönelişler ortak paydaları değil, karşıt paylaşmaları ve çatışmaları
ön plana çıkarır.
ABD politikalarının kişiye endeksli olmadığı söylense bile Obama
ve Clinton`un başkanlığıyla Bush`ların
başkanlığının bir olmadığını, yine de farklı dünyalar oluştuğunu biliyoruz.
Kaba, saba, dengesiz görüntüsüyle Trump dünyayı endişeye sevk ediyor. Bu görüntüsünün
de üstünde Trump`ın kendisini olduğundan fazla sağcı göstererek seçimi
kazandığını düşünüyorum. Avrupa ve ABD`deki yöneliş artık böyle, seçimi
kazanmak isteyen buna oynayabilir. İyi bir işadamı olan Trump kazanmak için
yapılması gerekenin sağcılaşmaya, ırkçılaşmaya, 2. sınıfları dışlamaya yönelik
bir gayret olduğunu iyi hissetmiş ve karşılığını aldı. Yüzeyselllik, maçoluk
iyi prim yapıyormuş demek. Trump, insanlığın akıl ve mantıktan uzaklaşmaya
başladığının bir işareti oldu, pratikte yaptığının bedelini tüm insanlık öder.
İnsanlık demokrasiye, insan haklarına değil,
ırkçılığa, ucuz ve günlük siyasete yönelmişse faturasını öderken şikayet
etmesin, Türkiye de dahil.
Sorunların nedenini değil, basit ve rakamsal
çözümüne odaklı bir toplumdan mantıklı çözümler beklemek mümkün değil. Uzun
vadeli çalışmalara, değerli kavramların
gerçekliğini ispata ihtiyacımız var. Topluma sorunların gerçek nedenlerini
anlatamadığınız müddetçe statükoyu katı yöntemlerle muhafaza gayretlerine ve
içine kapanmaya kızmamanız gerekir.
@gergerliogluof
9 Kasım 2016 Çarşamba Saat: 14:30