Günah keçisiyle mutlu olmak

Mesele içimizdedir, "ben" olanın hükümran olma isteği, bunu da zorbalıkla yapma isteğimizdir. Bu tehlikeli hastalığı hep bir başkasında gördüğümüzde tanıyoruz, kendimizde olunca çoğunlukla normalleştiriyoruz.


 


 

Darbe girişiminin lokomotif gücünün "FETÖ" olduğu anlaşıldı. Ancak darbe girişimi sonrası tüm kötülüklerin faili olarak yine o gösterildi. Soma maden kazasının bile faili o oldu (!).   Darbeye karşı çıkanlarda büyük bir mutluluk var, adeta dünya cennetindeler. Zira darbe başarısızlığa uğratıldı, düşmanın beli kırıldı ve lidere kast etmeye çalışan tasfiye edildi. Lidere muhalefet eden herkese ders olması gereken oldu ve en büyük düşman imha edildi. Bundan sonra bizi mutlu edecek olan diğer düşmanların da imha edilmesidir(!)

 

 

Darbeciliğe yöneliş tutkulu idealistler için zor değil. Aslında meselenin kutsallaştırılan bir inancın, ideolojinin, idealin zorbalıkla hâkimiyeti sorunu olduğu daha uzun zaman anlaşılmayacak.  Meselenin kronik bir sorun olarak dini ve olmayan tüm idealist kesimler için önemli bir hastalık olduğunu görmezsek daha uzun süre "melek" gördüklerimizin niye  "şeytanlaştığını" anlayamayacağız.

 

Mesele içimizdedir, "ben" olanın hükümran olma isteği, bunu da zorbalıkla yapma isteğimizdir. Bu tehlikeli hastalığı hep bir başkasında gördüğümüzde tanıyoruz, kendimizde olunca çoğunlukla normalleştiriyoruz.

 

Aslında uzun süredir yaşanan iki gücün çatışmasıdır. Sonunda bir güç diğerini darbe yoluyla alaşağı etmeye çalışmıştır ve diğeri dünyanın tüm günahlarını onun üstüne yıkarak rövanşı almaya, kalıcı bir tepeleme sağlamaya çalışmaktadır. Yenenin ve yenilenin taraftarları genellikle pozisyonlarını değiştirmemekte, kendilerine göre gerekçelerle yerlerini sağlamlaştırmakta sabitlemektedirler. Kötülüğün hepsi karşı tarafa aittir(!) Müsait bir zemin, inanmış ve kabullenmiş bir kitle varsa, balık kavağa da tırmandırılacaktır...! Günah keçisiyle mutlu olmanın sonucu günün birinde aynı akıbetin başa gelmesidir. Bunu alışkanlık haline getiren ve sorgulatmayanlar adaletin aynı isimlendirmeyle farklı kişide tecelli ettiğini görürler.

 

 

Darbe sonrası insan hakları savunucuları olarak yaptığımız uyarıların ne kadar haklı olduğu ortaya çıkıyor. Gözaltında şüpheli ölümlerde artış var, iftira, gammazlama gırla... İnsan hakları savunucuları darbe başarılı olsa Ak Partililerin uğradığı mağduriyetleri eleştiriyor olacaktı, onlar için değişen birşey yok ama hak var, hukuk var, suç zannı ayrı, adil yargılanma hakkı ihlali ayrıdır, vebali ağırdır bu işlerin..! Gözaltında ölümü sorguladığınızda darbede ölenler hatırlatılıyor, "bunlar varken lafı mı edilir" deniyor. Bir kişinin haksız yere mağduriyeti bin kişinin mağduriyetinden az olan değildir, hak kriterinde sayı değil keyfiyet önemlidir, yarıştırmayalım, "tüm haksızlıklara karşıyız" diyelim. Gözü kapalı ve eleştiriye kapalı takipçilere de bir hatırlatmamız olsun. Büyük günahın (darbenin) kendisine karşı yapıldığı insan muhataplarını "melek" sanırsanız, ileride insanoğlunun şeytanlaştığını göremezsiniz

 

Demokrasi mitingi Türkiye şartlarına göre iddialı adıyla tahlil edilmeden geçilmemesi gereken bir miting olduğu için değerlendirelim. Demokratikleşme adına kaldırılmış idamın geri getirileceğinin müjdesini demokrasi mitinginde vermek, aslında nereye gidileceğine dair bir işarettir..! Mitinge HDP`nin çağrılmaması çok tartışıldı, taraftar olmaya gerek yok, adına miting düzenlenen demokrasinin gereğiydi çağrılması. Milli birlik ve beraberlik sağlandı evet, ama demokrasiye de yeni bir içerik, yeni birlik tanımıyla oluşturuldu, unutulan, sorunların çoğunlukla değil çoğulculukla çözüleceğiydi. İstemediğimiz sesleri duymak istemememiz, analiz yeteneğimizi azaltmaktan başkasına yaramaz, işitelim, kritik edelim, öyle kabul veya red edelim.

 

Milli birlik ve beraberlikte ne kadar artış olacaksa, demokraside o kadar azalma olacak görüntüsü var, umarım, yanılırım. İdam isteyenlerin orani % 91.5 örneğin. Geriye işletilemeyeceği yasal olarak ortada olan idam konusunun miting sonrası dünya gündemine oturması bir Türkiye garabeti olarak tarihe geçecek. Bu kadar mı kolay insanımızı coşkuya kaptırmak, kandırmak? Bir de devlet aklına seslenmek gerekir. Mitinglerde şiirlerini okuduğunuz Nazım, Ahmet Arif , Necip Fazıl gibi şairleri zamanında muhalefet ettiği için inim inim inletmiştiniz, simdi muhalefet edenlerin yarın haklı çıkabileceğini de tahmin edersiniz artık ..!

 

@gergerliogluof

 

10 Ağustos 2016 Çarşamba Saat: 15:33

 

Diğer Yazıları
  • PAYLAŞ
  • İzlenme : 582

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
Yasal Uyarı​ Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar. Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.