• Ana Sayfa
  • »
  • Öncelikle darbecilik mahkum edilmeli

Öncelikle darbecilik mahkum edilmeli

Bu darbenin tutma ihtimali % 0`dı. Zira halkın böyle bir isteği yoktu. Şu anda demokrat kesimlerce eleştirilse de Erdoğan`ın ve hükümetin toplumun önemli bir kesimince halen desteklendiği bir gerçektir


 

 

15 Temmuz darbe girişimi sonrası oldukça olağan dışı günler yaşayacağız anlaşılan.

 

Darbenin ne kadar dehşet verici bir zorbalık olduğunu o gece sabaha kadar devam eden gelişmelerde gördük.

 

Öncelikle, yapanın kimliğine odaklanılmış bir zorbalığın asıl patolojisini gözlerden kaçırma çabalarını engelleyerek doğru tespit yapalım. Bu, bir askeri darbedir ve silahı, gücü elinde bulunduran mekanizmanın icra ettiği bir zorbalıktır. T.C. tarihinde farklı isimlerin yaptığı darbeleri biliriz, önemli olanın isimler değil militarist zihniyet olduğunu çoğunlukla unuturuz. Bu darbenin bir kliğin darbesi olması önceki darbelerdeki tüm komuta konseyinin işin içine katılmasını unutturmamalıdır. Yürütmeye sorulması gereken soru  "bundan sonrasında tekrar askeri bir zorbalık olmaması için yasal düzenlemelerin hala vakti gelmedi mi?"dir. Bari bu sefer meseleyi can damarından yakalayalım ve demokratik bir cumhuriyet kuralım.

 

Darbe sırasında yaşanan büyük toplum birlikteliği hepimiz için göz yaşartıcıydı. Darbe sırasında yekvücut olan toplum hep bir ağızdan "demokrasi" dedi, ancak darbe sonrasında yaşananlar çok umutlu olmamamız gerektiğini gösteriyor. Cadı avına dönüşmüş görevden almalar, hukuk devleti ilkelerinin önemsenmeyeceğinin ilk işaretleridir. Darbelerin tekrarı daha çok demokrasiyle önlenir. Darbe mekanizmasına yardımcı olan sorumlular bulunmalı ve bedeli ödetilmeli ancak bu yaş ve kurunun birlikte yanacağı bir ava dönmemelidir.

 

Ateşin üzerine benzin döken iktidar tavırları oldukça tehlikelidir. Gezi parkına kışlayı gündeme getirmek ve "güçlüyüm ve artık umursamadan her şeyi yaparım" tavrı kimseye hayretmez. Bu toplumsal birliktelik büyük bir fırsattır ve buluşulan "demokrasi" kelimesinin kadrini bilmek zorundayız.

 

Bu darbenin tutma ihtimali % 0`dı. Zira halkın böyle bir isteği yoktu. Şu anda demokrat kesimlerce eleştirilse de Erdoğan`ın ve hükümetin toplumun önemli bir kesimince halen desteklendiği bir gerçektir. Meşru seçimde yenilemeyen bir iktidarı gayrı meşru bir askeri zorbalıkla yenmeye çalışmak ise çok büyük bir hataydı. Darbe iyi ki ilk saatlerde önlendi, biraz başarıya ulaşsa yine kuvvetli bir mukavemetle karşılaşacaktı ve belki yüzbinlerin ölümü ve maddi manevi büyük bir felaketle ama yine de hükümetin zaferiyle sonuçlanacaktı.

 

Gülen cemaati bu işin içinde ve darbe gecesi yaptıklarıyla bir intihar eyleminde olduklarını gösterdiler. Her ne pahasına olursa olsun devleti ele geçirme tutkusu onlara bu yanlışı yaptırıyor. Bir tutku, hastalık halini almışsa insana akıl almaz işler yaptırabilir. Cemaat süreç içinde yaptığı yanlışlar konusunda özeleştiri yapmayıp can havliyle darbeye girişti ve intihar etti.

 

Cemaate yönelik yapılan hukuksuzluklara karşı durdum, bundan sonrasında da hukuk dışı iktidar uygulamalarını eleştiririm. Demokratik bir anlayışı esas alarak iki hasım gücün arasında adil olmaya çalıştık.  Ancak Cemaat böylesine bir büyük lanetli yanlışa imza atmış durumda ve bu yapının sorumlularının yargılanması gerekiyor. Başına gelenleri özeleştirel bir anlayışla değerlendirmedi ve daha da yanlışa yöneldi, adeta kamikaze dalışı yaptı. Din adına ortaya çıktığını söyleyip iktidar olmak için hukuk dışı işleri, darbeyi, gözünü kırpmadan sivil öldürmeyi göze almak dehşet veren bir sapkınlıktır.  Cemaat, tabandaki iyi niyetli büyük kitleye karşı bu büyük hatayı yapmamalıydı. Zira destekleyen tabanının iktidarı ele geçirmek için her türlü gayrı meşru tavrı destekleyen bir yönelişi yoktu. Cemaat aynı zamanda hakkaniyetten uzaklaşmayan aktüel gelişmelerden ziyade ilkelerini esas alan demokratlara da bu büyük yanlışı yapmamalıydı.

 

Darbe, Türkiye`nin tüm sorunlarını içinden çıkılamayacak bir duruma getirecek ve Türkiye`yi yıllarca geriye atacaktı. Türkiye büyük bir badire atlattı ancak bundan sonrasındaki antidemokratik iktidar tavırları ülkeye daha büyük bir kötülük yapabilecektir. Darbecilerin cenaze namazının Diyanet tarafından kıldırılmaması, idam talebi, sualsiz işten atmalar vb. başlayan uygulamalar demokrasi ve hukuk devleti adına oldukça olumsuz sinyallerdir.

 

Artık tüm toplum bir daha darbe olmayacak bir yönetim esasını nasıl oluşturabileceğine odaklanmalı ve taraftar duygusuna daha çok kapılmak yerine daha çok demokrasiyle sorunların halledileceğine inanmalıdır.

 

@gergerliogluof

 

 

20 Temmuz 2016 Çarşamba Saat: 12:34

Diğer Yazıları
  • PAYLAŞ
  • İzlenme : 567

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
Yasal Uyarı​ Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar. Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.