• Ana Sayfa
  • »
  • YENİ Trabzon Barışa Hazır mı?

YENİ Trabzon Barışa Hazır mı?

Aylar öncesinden davet kesinleştiğinde konu \"Dünden Bugüne Müslüman Duruşumuz\" olarak belirlemişti fakat son aylarda çok daha etkin ve ehemmiyet arz eden gündemler hızla gelişti.

Ogün Samast`ın Hrant`ı katletmesine varan yılları, ilişkileri, zihnimde oluşan Trabzon imajına,  HDK `nn  Trabzon’a gidemeden  Sinop`tan dönmek zorunda kalmaları da eklenince Karadeniz’de Barış gerçekleşebilir mi, yada nasıl gerçekleşebilir ? soruları zihinleri meşgul etmeye devam ediyordu.

     Barış süreci ve akil insanlar gündemin en sıcak konuları iken, Trabzon programımın günleri geldi ve Cuma gününden gittiğim Trabzon`da yoğun bir hafta sonu geçirdik.

     İlk gece kızlı erkekli üniversite gençleri ile sıcak bir atmosferde  hasbihalimiz oldu. Kahvaltı sohbetimizin ardından  tefsir derslerinde Felak süresini işledik. Birlikte hiç bir anımız  boşa geçmedi çok şükür. Zühre hanımın ressamlığı, nezih evine ve enfes sofrasına yansımıştı.

     Tuba ve Serkan Kavak çifti on aylık bebekleriyle örnek bir dayanışma sergileyerek sürekli bir koşturma halindeler.

     Öğretmen Neslihan ve arkadaşları, nitelikli beraberliklerini artırmanın sorumluluğuyla okuyorlar sorguluyorlar araştırıyorlar.

     ...

     Bayrak radyodaki söyleşimiz sırasında Şenol Bey, benim ‘Kürdistan’ ifadesini kullanmamın ardından yayını keserek araya girmesini anlamaya çalışırken hemen izah ederek ‘Kürdistan’ı biraz açarsanız iyi olur burada herkes buna vakıf değil dedi. Çok yerinde bir müdahale olduğunu sonradan daha iyi anlamıştım. Bizlere ‘Kürdistan’ ifadesinin tarihi altyapısını açmamıza fırsat verdiği için ve Trabzon halkını bu vesile ile bilgilendirme bilinci takdiri hak ediyordu. Uzun yıllar öncesinden Diyarbakır Bismil’in bir köyünde iki yıl vazife yaptığı sırada orada yaşadığı sevgi saygı dolu anılarını anlatırken hepimiz duygulanmıştık.

     ...

     Allah, Vatan, Trabzonspor

     Trabzon’da, diğer şehirlerde pek görülmeyen, kendine has değerleri ve kutsalları olduğu hemen göze çarpıyor. Değerlerinin sıralamasını yaparsak ‘Allah Vatan Trabzonspor’ diyebiliriz. Arkadaşımızın bizzat şahit olduğu hadise çok ilginçti. Çocuk parkında iken bir kız çocuğunun topu biraz uzağa kaçtığında kendisi gitmekten korkarak babasına söyler. Babası ‘Git al kızım, git korkma, İstiklal marşını söyleyerek git, korkma!’ diyor.

     Şehrin caddelerinde Fenerbahçe formasıyla asla dolaşılamayacağını söylüyorlar.

     Trabzonspor halkın gönlünde taht kurmaktan öte kutsanmış gibi. Maçlara kadın, çoluk çocuk, 70-80 yaşlarındaki teyzeler bile büyük heyecanla gidiyorlarmış. Trabzonspora yaraşır bir stad yapmak için her yanı dik yamaçlarla dolu olan şehrin sahili doldurularak geniş bir düzlük alan elde etmişler.

     Şehirde bütün üst geçitlere şehit, asker ve komutanların isimleri verilmiş.

     ...

     Trabzon’da bir kadın kuruluşu yok öğrendiğime göre. Trabzon’da barış meclisinde sadece tek bir kadın var. Erkek egemen bir mecliste Pelin hanım tek başına.

     Karadeniz kadınlarının dirayeti, sabrı, fedakarlıkları dillere destan fakat tarla, çift çubuk işlerini kadınlar yaparken erkeklerin kahvehanelerde oturmasını kanıksamakta zihinsel taabiyetin paradokslarından olsa gerek.

     ...

     Hepsi liseli kızlardan oluşan Çaykara’da, Nermin Şahsi’nin yönetimide ki kız yurdunda da bir şöyleşimiz oldu.

     Görmeyi çok istediğim yerlerden biri olan Sümela Manastırına o gün gitme planımız vardı. Son günümdü, ya Çaykara’ya liseli kızların davetine icabet edecektim ya da Sümela’yı tercih edecektim. Ters istikametteydiler ve uçak saatine kadar ikisini de yetiştirebilmemiz mümkün değildi.

     Yüzlerce yıldır duran tarihi bir eseri tekrar görebilme imkanım olabilir diyerek hayat dolu genç kızları ziyareti tercih ettim.

     ...

     Halka açık konferansımın sonunda kendini Trabzon Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı olarak tanıtan bir genç, organizasyonu yapan ‘İlim Yolcuları Derneğinin bir programını ilk defa başından sonuna kadar kalarak dinledim. Söylediklerinizin çoğunun altına imzamı atıyorum’ diyerek tebriklerini bildirdi. Dindar kardeşlerimizden birkaç kişi ‘dindarların, liderlerin sebep oldukları,sessiz kaldıkları zulümleri’ ifade etmeme içerlediler ve son derece nazikçe eleştirilerini ilettiler. Eleştirirken bile üslup ve adaba olan hassasiyetleri gönlümde güzel etkiler bıraktı.

     ...

     Karadeniz halkı ve barış

     Trabzon ziyaretimde net olarak anladım ki Karadeniz insanı kesinlikle barışa düşman ve mühalif değiller. Her bölgenin biraz daha öne çıkan farklı bazı değer ve yargıları vardır. Bütün bölge halklarına olduğu gibi Karadeniz insanına da barış ve kardeşlik dosdoğru anlatılırsa doğu ile batının güney ile kuzeyin kucaklaşmaması mümkün değildir.

     En büyük yanılgımız ön yargılarımızdır.

     Halklar birbirleriyle sıcak temas halinde olmalıdır. Bunun için organizasyonlar yapılabilir.

     Bölge STK’ları veya barışa öncülük yapma konumunda olan kurum veya şahıslar da bu konuda çeşitli girişimler yapmalıdırlar.

     En acilinden Trabzon-Diyarbakır başta olmak üzere Karadeniz ve Kürt vilayetlerinden çocuk ve gençlik gruplarının karşılıklı ziyaretleri planlanmalıdır.

     Gençlerimizin ve çocuklarımızın birbirleriyle geçirecekleri birkaç güzel gün, barışın geleceğinin teminatı olacaktır.

     HÜR BAKIŞ

Diğer Yazıları
  • PAYLAŞ
  • İzlenme : 1166

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
Yasal Uyarı​ Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar. Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.