- Ana Sayfa
- »
- Bugün '12 EYLÜL' ve biz yine mahkemeler deyiz.
Bugün '12 EYLÜL' ve biz yine mahkemeler deyiz.
Tekirdağ 2. F Tipi cezaevinde oğlumu ziyarete gittiğimde oralar da yaşanan, yaşatılan zulümleri konuşmak için Müdür ile görüşmek istememe karşı çıkan, lakayt davranış ve aşağılamalara susmadığım için tartıştığımız, kendilerini derebeyi zanneden gardiyanlar kendi ifadeleri ile tak taraflı, yargısız infaz yaparcasına, hiç bir savunma ve ifademiz alınmadan, bizlere (oğlum Muhammed Mücahid, gelinim Zeynep ve bana) 1 er yıl görüş yasağı vermişlerdi.
Muhammed Cihad Ebrari ın tahliye olması ile hırslarını alamamışlar ki yine tek taraflı, hem suçlu hem güçlü pozisyonlarında, 'Devlet görevlisine hakaret ve karşı koyma' suçu işlediğimiz iddiası ile hakkımızda dava açtılar.
Yüzlerce, binlerce mahkum ailesi ve mazlumların, onlardan gördükleri işkenceler, dayaklar, aşağılanmalar, her çeşit insanlık dışı zulümler sebebi ile onlara mahkemeler açması gerekirken, zorbalar 'biz güçlüyüz, bizim zamanımız, dercesine yine onların açtığı mahkemeler ile muhattap olmaya devam ediyoruz.
Evet bugün 12 Eylül, darbenin yıl dönümü. Gerilerden bugüne bakıyorum, nereden nereye geldik?
İnsanlar yine sağı ve solu ile itham ediliyorlar.
İnsanlar yine neye inandıkları ile yargılanıyorlar, aşağılanıyorlar.
İnsanlar yine inançlarına göre giyindikleri için hem sivil, hem kamuda yok sayılmaya devam ediliyorlar.
İnsanlar yine dağ veya şehir ayırımı olmadan infaz edilmeiye devam ediyor.
İnsanlar yine kendileri gibi düşünmüyor diye ötekileştiriliyor.
İnsanlar yine güçlü olanlar tarafından aşağılanıyorlar.
Biz güçlüyüz ve haklıyız anlayışı yine devam ediyor.
Hakk'ın değil, gücün üstünlüğü var.
Ve güce sahip olanlar halkları yine ezmeye devam ediyor.
Yine her zamankinden daha fazla 'Barış değil, Savaş' konuşuluyor.
Ve bizler yine 12 Eylül'ler geride kaldı diye kutlamalarımıza devam ediyoruz...
***
Not: Şu an kimse içeride yok. Muhammed Cihad geçen sene alınmış ve altı ay kalmıştı. O sırada oldu bu olaylar ve devam ediyor.
Muhammed Cihad Ebrari ın tahliye olması ile hırslarını alamamışlar ki yine tek taraflı, hem suçlu hem güçlü pozisyonlarında, 'Devlet görevlisine hakaret ve karşı koyma' suçu işlediğimiz iddiası ile hakkımızda dava açtılar.
Yüzlerce, binlerce mahkum ailesi ve mazlumların, onlardan gördükleri işkenceler, dayaklar, aşağılanmalar, her çeşit insanlık dışı zulümler sebebi ile onlara mahkemeler açması gerekirken, zorbalar 'biz güçlüyüz, bizim zamanımız, dercesine yine onların açtığı mahkemeler ile muhattap olmaya devam ediyoruz.
Evet bugün 12 Eylül, darbenin yıl dönümü. Gerilerden bugüne bakıyorum, nereden nereye geldik?
İnsanlar yine sağı ve solu ile itham ediliyorlar.
İnsanlar yine neye inandıkları ile yargılanıyorlar, aşağılanıyorlar.
İnsanlar yine inançlarına göre giyindikleri için hem sivil, hem kamuda yok sayılmaya devam ediliyorlar.
İnsanlar yine dağ veya şehir ayırımı olmadan infaz edilmeiye devam ediyor.
İnsanlar yine kendileri gibi düşünmüyor diye ötekileştiriliyor.
İnsanlar yine güçlü olanlar tarafından aşağılanıyorlar.
Biz güçlüyüz ve haklıyız anlayışı yine devam ediyor.
Hakk'ın değil, gücün üstünlüğü var.
Ve güce sahip olanlar halkları yine ezmeye devam ediyor.
Yine her zamankinden daha fazla 'Barış değil, Savaş' konuşuluyor.
Ve bizler yine 12 Eylül'ler geride kaldı diye kutlamalarımıza devam ediyoruz...
***
Not: Şu an kimse içeride yok. Muhammed Cihad geçen sene alınmış ve altı ay kalmıştı. O sırada oldu bu olaylar ve devam ediyor.
Diğer Yazıları
- Söz bitmiyor ama...
- Ortadoğu demokratik gençlik buluşması
- Fuat Avni bir Erdoğan projesidir
- Kadın ve nefret katliamına HAYIR!
- Mezopotamya’da bir Kadın Kongresi
- DİK Kadın Meclisi’ne doğru
- Barışı, ancak özgürlükler besler
- İstenmeyen Çocuklar
- Ana’ya saygı, "ana-dili’ ne saygıdır"
- Fıtratı ve eşitliği fiziksel güce indirgemek
- Şirazeyi kaybetmek
- Çöküntü psikolojisi ve Kudüs’te kavga
- Kudüs’e yürüyüş aslında ‘Barışa’ bir yürüyüştür.
- Ortadoğu hakikatinde kadın ve şiddet
- Bir vahşet komplosu ve ilkelilik
- Kobanê; sahtekar dincilerin maskesi
- Muhafazakâr ve Seküler bağnazlık yetti artık
- Önce köleler özgürlük istemelidir
- Kadınlara saldırmakla gelecek kazananlar
- Viyan’ın Çığlığı
- Kadının gülmesi ve Kur’an’ın yeniden anlaşılması üzerine
- Gerçek ‘Bayram’lara ulaşabilmek
- İçimizdeki Hitler sevdalıları
- Başbağlar’ın ağıtları da Kürtçe’ydi
- HDP Karşısında, CHP’nin Yenilmişlik Sendromu
- 28 Şubat Davası Gibi Ergenekon Davası da İflas Ettirilmiştir
- Uğur Mumcu’yu Kaç Kişi Öldürdü?
- ``Bu Daha Başlangıç`` Kimlere Mesaj?
- Muhammed’in İslam’ı mı? Muaviye İslam’ı mı?
- Sistemin Kurbanları ve Yakup Köse Davası
- HDP sürecim ve Alişan Hayırlı’nın röportajı
- Sayın Başbakan! Esma’da bir muhalif idi
- 28 Şubat davasına İslami STK’lar Neden ilgisiz?
- Bir Bayram Muhasebesi
- SESSİZ KIZIM`IN ARDINDAN
- Dindarların ‘İfade Özgürlüğü’
- Lice, Gezi Kadar Yakın!
- Elif Çakır’ın İtham Ettiği Kadınlar ve Ötekiler
- Ali Şeriati ve Kadın Üzerine (2)
- Ali Şeriati’yi Anlamak Üzerine (1)
- Reyhanlı`yı Doğru Okumak
- YENİ Trabzon Barışa Hazır mı?
- ASLINDA BEN BUNLARDAN BAHSETMEYECEKTİM!
- 28 Şubat Devam Ediyor
- Seni Özleyeceğiz Sahap!
- İslami Uyanış ve Kadın konferansı-2
- KEMALİST SİSTEMİ DİNDARLAR AYAKTA TUTUYOR
- İslami Uyanış ve Kadın konferansı-1
- Ey Rabbimiz!
- PAYLAŞ
- Tweetle
YORUM EKLE
Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
ÇOK OKUNANLAR
Haber bulunamadı
YAZARLAR
