Sürekli bir gerilim, komplo, darbe korkusu ile
halkımız, paranoyak bir saplantı haline getirilerek kontrol altında tutulmaya
devam ediliyor. Tarihte eşine ender rastlanılan bir strateji ile halklar
üzerinde son derece başarılı bir algı ve gündem yönetimi yapılıyor.
AK Parti artık kendisini ayakta tutabilecek tek
faktörün kutuplaşma olduğunun farkında. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktidarı
boyunca bu alanlarda çok başarılı performans gösteren bir yönetici olarak
tarihe geçeceği şüphesizdir. Kendisine dost olanların gündemini zaten o
belirlerken, en sert muhalefeti gerçekleştirenlerin, düşmanlarının gündemini de
belirlemede eşsiz bir USTA’dır. Ayran, kürtaj, yatak, yorgan, çocuk gibi
hayatı, kişilerin özelini ilgilendiren her konuda başarılı gündemler oluşturmuş
bir siyasetçidir. Yeri gelir farklı düşünen veya muhalif kadınları,
feministleri hedef tahtasına koyar, gün gelir evladını kaybetmiş anneleri
meydanlarda yuhalatır, yeri gelir ‘Her kürtaj bir Roboski’dir’ der gencecik
yaşlarında bilerek katledilen gençlerin annelerinin yüreğine ateş düşürmekten
kaçınmazken, doğmamış ceninlere ağıtlar haykırır.
...
Özgecan vahşetinin ardından uzun zamandır kadın
cinayetleri ile büyük bir gerilim içinde olan kadınlar ve duyarlı halkın
sokaklara dökülmesi, toplumda bir infial meydana gelmesinin ardından
kaçırılmaması ve hemen müdahale edilmesi gereken bir gündem olarak gereken
yapıldı. Kızları Özgecan’ın evine gönderildi. Kamuoyuna gerekli mesaj verildi.
Gezi günlerinde hatırlayacaksınız yine bir Kabataş’ta saldırıya uğrayan kadın
iddiası üzerinden oldukça polemik yaşanmıştı. Gerilim, nefret ve kamplaştırma
ile kendisine muhalif olanları yanında tutabilme etkisini keşfettiğinden
Kabataş’ta başörtülü bir kadının, yarı çıplak, siyah eldivenli 70- 100 kişilik
bir grup tarafından saldırıya uğradığı haberleri yandaş gazeteciler tarafından
medyaya servis edildiğinde toplum yapay bir korku paranoyasına sokulmaya
çalışılmıştı. Bu tür yalanlarla istenen yine kamplaşma ve kolluk güçlerinin
yıkamadığı ayaklanmayı halkı birbirine kırdırarak bastırmaktı. Son günlerde
cinayetler üzerinden artan kadın duyarlılığı, dayanışmasının ardından yapay
sosyal medya fenomeni Fuat Avni üzerinden Sümeyye Erdoğan’a suikast haberleri
yaygınlaştırılmaya çalışıldı. Erdoğan’ın şahsına yönelik suikast haberleri
bayatlamıştı. Arınç’a yönelik olduğu iddia edilerek günlerce medyayı meşgul
eden malum suikast komplosunun sahte bir komplo olduğu afişe olduğundan farklı
bir malzeme gerekiyordu. Bütün yurt sathında yükselen kadın dayanışması,
eylemleri, kadın hassasiyetine ve gündemine uygun bir malzeme olarak Sümeyye’ye
yapılacak bir suikast haberi en uygun olanıydı. Böylece kendi kontrolü dışında
gelişen bu kadın eylemselliğini kendi istediği gündeme yönlendirebilirdi. Ne
oldu? Kimse yutmadı.
...
Fuat Avni bir projedir
Cemaat içinden olduğu iddia edilen hatta zaman
zaman bazı isimlerin olduğu iddia edilerek bir suçlama malzemesi olarak
kullanılagelen Fuat Avni fenomenini hepiniz biliyorsunuz. Fuat Avni ne şuradan
ne buradan biri değildir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bizatihi kendi projesidir.
Bir kişi değil, danışmanlarından oluşan bir ekip işidir. Hem de hükümet ve
Cemaat arasında dışarıya yansıyan hiçbir problem yok iken, en iki yıl
öncesinden oluşturulan bir projedir. Neden olsun ki diyebilirsiniz. Tarihin
ender algı yöneticisi diye üstüne basarak söylemem bundandır. Dostlarının
gündemini belirleyen bir tek adam vardır evet ama öylesine boşluğa tahammülü
yoktur ki düşmanlarının, muhaliflerinin gündemini de Fuat Avni üzerinden
kendisi belirlemektedir. En korkunç yönü ise bu görünmez sanal fenomen ile
istediği düşmanını kolayca hedef haline getirebilmesidir. İstediği mağduriyet
malzemelerini yine bu sanal kahramanı ile ortaya sürebilmesidir.