• Ana Sayfa
  • »
  • ``Bu Daha Başlangıç`` Kimlere Mesaj?

``Bu Daha Başlangıç`` Kimlere Mesaj?

Evet, gözaltına alınanlar günün sonlarına doğru serbest kaldılarsa da her istediklerinde keyfi ve hukuksuz olarak bu taciz ve baskınlar edecek miydi?

Ankara’da HDP’nin Yerel seçim adayları açıklanmış ve hem basında hem kamuoyunda yeni bir umut ve heyecan dalgasına sebep olduğu görülüyordu.

 

Daha çok parti kongresinde gündeme gelen ‘Bu daha başlangıç mücadeleye devam’ sloganı popüler, umut aşılayan ve en coşkulu olanlardandı.

 

Sabahın erken bir vakti yolculuk esnasında Roboski’ye baskın yapıldığını haber almıştım.

 

Yüzlerce asker ile köye baskın yapılıyor, evler aranıyor, zaten her şeyleri ortada olan mutfak eşyaları, yataklar, sergiler dağıtılıyor ve baba- oğul, kardeş, genç, çocuk ve yaşlı gözetilmeden kadınların, ailelerin yanında yerlerde süründürülerek, dayak ve tacizler ile gözaltına alınıyorlardı.

 

Gözaltına alınanların ismini öğrendiğimde ne yapmaya çalışılıyor dedim.

 

Ailelerinde katledilen birkaç genç veya çocuk bulunanlar da bu zulümlerden nasipleniyordu. Özellikle Türkiye uçaklarının bombalaması ile gerçekleşen katliamdan sağ kurtulan Servet Encü’nün gözaltına alınması zamanın sabık İçişleri bakanı İdris Naim Şahin’i hatırlatmıştı.

 

‘Ölmeselerdi zaten yargılanacaklardı ifadesi devletin bölge ve halklarına gerçek bakışının yansımalarından idi. Sağ kurtuluşlara bir ceza gibi.

 

Şu da bir gerçekti ki sadece bu cezalandırma Servet Encü ile kalmamıştı ve katliam öncesi bütün Kürdistan’da yaşayanların başlarına ne geldiyse, evlerinin, ormanlarının yakılması, köylerinden sürülmeleri, yaylarının ve meralarının yasaklanarak askeri bölgeye dâhil edilmesi ile yaşama şartlarının imkânsızlaştırılması en sıradan olanlardandı.

 

Köyün bütün halkı katliamdan sonra da sayısız defalar gözaltına alınmış, hapsedilmiş ve itham edilmişlerdi.

 

Adalet arayışları ve onlara destek verenlerin hareketi sürekli aşağılanıyor ve tehdit ediliyordu.

 

Gözaltına alınanlar genelde yakınlarını kaybetmiş acılı ailelerdendi.

 

Servet Encü (katliamdan kurtulan), Kerem Enç (kardeşi Seyithan Enç öldürülenlerden), Yılmaz Encü ve 16 yaşında ki oğlu birlikte, Celal Encü, Faruk Encü, Hacı Encü, Hikmet Alma, Nadir Alma ve Cevher Encü’nün gözaltına alınarak helikopter ile Şırnak’a götürülmeleri köy halkının ve gündemin oldukça gerilmesine sebep oldu.

 

Son gelişmeler ile devletin hangi biriminin etkili olup olmadığını düşündüğümüzde olaylar daha da bir girift hal alıyor ve yarınlar adına endişelerin artmasına sebep oluyordu.

 

Pek çok olay gibi bu da hükumeti zorda bırakmak isteyen paralel yapıların işi mi denilecekti?

 

Barışın, huzurun düşmanları kimlerdi?

 

Yine paralel yapıların hedef gösterilmesi iktidarın masumiyetinin anlaşılmasına değil bilakis daha da vahim sonuçlara sebep olabilir süreçlerin hızlanması demek olacaktır.

 

İktidarın artık bu argümanları kullanması sadece kendi zafiyetinin daha da aşikar olmasına sebep olmaktadır.

 

Soruşturmalar, araştırmalar ve Tır olayları gibi pek çok mesele için saatler içinde yüzlerce görevlinin yer değiştirmeleri, görevden almalar, yasaklama ve sansürlemeler, korkutma, tehditler ve söylemler ile otoriter yapısına dünya alemin şahit olduğu yönetim, böylesine aşikar bir realite iken şimdi hala kalkıp ‘Askere söz geçiremiyoruz, bizim dışımızda yapılar var’ denilebilecek mi?

 

Son yıllarda haksızlıklar ve adaletsizlikler karşısında kendi inancından, ırkından, düşüncesinden olmayanlar için de gerçekleşen bir dayanışma hareketi var ve gelişmeye, büyümeye devam ediyor.

 

Vicdanları, yaşam referansları olabilen topluluklar var artık.

 

Roboski’de, vicdanlarıyla hayatı anlamlandıranlar için birleştiren olaylardan biri oldu.

 

Roboski’de vahşice katledilen çocuklar ve gençlerin katilleri ve emri verenler ortaya çıkıncaya kadar bu dayanışmalar artarak devam edecektir.

 

Baskınlar, tehditler artık insanların vicdanlarını keşfetmelerini, fark etmelerini ve farkındalıklarının artmasını sağlamaktadır.

 

Bu vicdan ve adalet dayanışmasında ki istikrar değil midir ki saklamaya çalıştıkları gizli hesap, plan ve suçların gizli belge ve kayıtları kendi elleri ile ifşa olmaktadır.

 

Ankara gündeminin ardından ‘Bu daha başlangıç’ sözüyle Türkiye yeni bir yapı ve yeni bir nefes ile tanışıyorken, Roboski’de ki şafak baskınında askerlerin söylediği söz zihnimde geldi bu sözün karşısına oturdu.

 

Evet, gözaltına alınanlar günün sonlarına doğru serbest kaldılarsa da her istediklerinde keyfi ve hukuksuz olarak bu taciz ve baskınlar edecek miydi?

 

Keyfi siyasi veya paralel atraksiyonlar için endişelerimiz artıyor iken, köye baskın sırasında askerlerin söyledikleri başka endişelere de dikkat çekmektedir.

 

Askerler köylüleri yerlerde sürükleyerek ve dayaklarla götürürlerken ‘Bu daha başlangıç. Daha neler olacak’ diyerek ne mesajı vermişlerdi?

Diğer Yazıları
  • PAYLAŞ
  • İzlenme : 1085

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
Yasal Uyarı​ Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar. Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.