KURŞUN-KALEM

Anladınız mı şimdi? Kalem Kurşundan kıymetlidir.

Uzun bir süre önce “Sana Ne?” eleştirilerine “Kulak/Hak Vermiş” ve bunun üzerine kendi kendime bir daha yazmama kararı almış, bu sebeple uzun bir süredir de yazmıyordum. Kapıyı çarpıp gitme âdetim olmadığından öyle sessizce çekip gitmek istedim. Ancak belki çok sonraları fark edilir veya edilmezdi bu gidişimin. Doğrusu fark edilmesi ya da edilmemesi hiç dert ettiğim de yok. Büyük derdi olanlar küçük şeylere takılmazlar, benimde derdim büyük…  




Sömürülerek, silinip süpürülen can evimizde kalan birkaç kırıntıyı adilce paylaşmadığımız için birbirimizin yakasına yapışmış olmamız beni kahrediyor.




Haraç vermeyen ya da haracını eksik verenler “Hırsız” ilan edilirken, haraç verenler ve hatta “hırsız” ilan edilenlerin eksik haraçlarını bile ödeyen kardeşlerimizin din destekli “Hakkımı helal etmiyorum!”  naralarından, bağırmalardan çağırmalardan bıktığım için artık yazmamaya karar vermiştim.




Ama işte son bir kez daha yazmak zorunda kaldığım.




Hayırlısı ile belediye seçimleri sona erdi. Ve istediğimiz şekilde BDP bölgede çoğunlukla kazandı. Artuklu gibi birçok riskli bölgeyi de seçim öncesi hayat hakkı tanımadıkları Hüda-Par’ın, Ak Parti’inin oylarını bölmesiyle kıl payıyla da olsa alındı. Ömerli ve Savur gibi ilçelerde uzunca yıllardan sonra feodalitenin yıkılmış olması Kürtler için çok önemli bir kilometre taşıdır. Hayırlı olsun diyorum.




Kızıltepe Belediye Başkanlığına seçilen İsmail Asi’nin vurulması, saldırıyı Asi’ye değil Kızıltepe ve Kızıltepe halkına karşı yapıldığını vurgulayarak sitemizde Kızıltepe Ayağında Vuruldu başlığıyla verdik.




Saldırının gerekçesi ne olursa olsun, saldırganların yaptıkları Kızıltepe Halkına karşı yapılmış bir saldırıydı ve Kızıltepe halkından er ya da geç özür dilemeleri gerekir. Yok, özür dilemeyecek kadar haklılarsa o zaman Asi böyle bir şeyi belediye başkanlığına taşıdığı için özür dilemelidir.




Başkan asi, “saldırganları tanımadığını ve saldırıdan dolayı davacı olmadığını” ifadesinde bulunarak büyüklük göstermiş ve şikâyetçi olmamıştır. Söz konusu kişilerde adli mercilerce serbest bırakılmıştır. Bugüne kadar da ne yazik ki iki taraftan da bir özür dileme sadır olmamış olay Kürtçede ki bir deyimimizle “BINCILIK” edilmiştir. Yani,




Kızıltepe Belediyesi ayağa sıkılan iki kurşunu önemsiz görmüştür.




Ama aynı Kızıltepe Belediyesi kendilerini gülünç duruma düşüren O meşhur “Teşekkür Afişlerini” bu afişlerde Belediyeye hakaret var nasıl her tarafa asarsınız diye kendilerini uyarıp “Belediye afişlerden ne anlar” yazımda eleştirdiğim için hakkımda savcılığa “İftira ve Hakaretten” suç duyurusunda bulunmuştur. 5 Mayıs Pazartesi günü savcılıktan ifadeye çağrılınca öğrenmiş oldum.




Gel de sinirden gülme krizine girme!..




Sahi size ne iftira atmışım, bir söyler misiniz? Çocuklarımı zorla dağa çıkardığınızı mı söyledim? Yok! Öyle bir şey söylemedim. O yazımı okuma yazması olan her kime gösterirseniz gösterin iftiranın i’sini bile bulamaz. O yazıda olmayan iftirayı bulup gören jirikiniz her kim ise onu can u gönülden kutlamak gerekir.




Hakarette gelince size yapılmış bir hakareti size haber verince hakaret mi etmiş oluyorum. Anlamadım yani? Eğer durum buysa evet o afişlerin belediyeye yönelik hakaret içerdiğini bildirdim. Hala da o kanaatteyim. O afişlerde hakarettin daniskası vardı. Ama jirikiniz onu görmemişse suç benim mi?




Farkında değilsiniz ama Belediyeyi çok küçük ve gülünç duruma düşüyorsunuz, sanırım buna da hakkınız yok.




Bu işte en çok sevindiğim ve bir daha yazmama orucumu bozmama sebep olan, Kızıltepe Belediyesinin Kalemi Kurşundan daha tehlikeli demeyeyim de daha önemli görmüş olmasıdır. Bu büyük bir gelişmedir. Kalem kurşundan önemlidir.




Allah`ıma binlerce şükürler olsun ki,




Belediyemiz artık Kalemi Kurşundan daha önemli görmektedir.




Düşünebiliyor musunuz?




Ayağına sıkılan kurşunlara, silaha ve saldırganlardan değil, fermuarın açık kapa el âleme rezil olma diyen kalem ve kalem sahiplerinden davacı olmuştur.




Anladınız mı şimdi? Kalem Kurşundan kıymetlidir.




Selametle





Mahmut SEMEN

05 Mayıs 2014

KIZILTEPE

 

Not: Bu yazımda hiçbir art niyet, hakaret yoktur sadece sevincimi paylaşmak için kaleme aldım.

 

  • PAYLAŞ
  • İzlenme : 959

YORUMLAR (2)

Bu siteyi epeyce takip ettim. Hala ara sıra açıp bakıyorum. Bu en son yazınızdan beri yeni baktım. Hırsızlığını konu ettiğiniz AKP yi hep savundunuz. AKP`nin iktidar yapılması (muktedir değil) BOP projesi gereğiydi, zamanında kabullenmediniz. İçinizde hala vicdan kıvılcımları kalmışki bugün isyan ediyorsunuz. Ama bilesiniz ki AKP bahsettiğiniz hırsızlıktan çok daha büyük bir hırsızlık için kuruldu. Evet, siyonist eşkiya İsrail`e korkulu kabuslar gördüren ``Direniş Cephesinin`` EMEĞİNİ çalmaktır hedef. Ama, inşallah 37 yıldır başarmadıkları gibi, BAŞARMAYACAKLARDIR...04.05.2016 11:43
Klasik bir Mamoste yazısı...Her şeyden ırkçılık devşirme...Ancak kendi kutsallarında faveranı koparan iliklerine kadar kürtçülük kokan bir demogojik yazı...03.07.2015 20:22

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.
Yasal Uyarı​ Yazarın yazıları, fikir ve düşünceleri tamamen kendi kişisel görüşüdür ve sadece kendisini bağlar. Haber ve Köşe yazılarına yapılacak yorumlarda yorum yapan kişi yasal sorumludur. Sitemiz yorumlardan yasal sorumlu değildir.