Beklenmedik bir sürpriz
yaşanmazsa 24 Haziran 2018 Pazar günü Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği genel
seçimleri yapılacak.
Adalet ve
Kalkınma Partisi (Ak Parti), Bağımsız Türkiye Partisi (BTP), Büyük Birlik
Partisi (BBP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Demokrat Parti (DP), Halkların
Demokratik Partisi (HDP), İYİ Parti, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Saadet
Partisi ve Vatan Partisi seçime katılıyorlar...
Seçime
katılacak partilerden AK. Parti, MHP, BBP ve destek veren Anavatan partisi
Cumhur ittifakı adı altında. CHP, SP,
İYİ ve Demokrat partiler Millet ittifakı adı altında. HDP ve Vatan Partisi
kendi listeleriyle seçime katılacaklarını açıkladılar.
Seçime
hazırlanan partiler seçim programlarını, manifestolarını, vaatlerini ve
yapacaklarını kamuoyuna duyurdular. Demokrasiden tutun da eğitim, ekonomik
kalkınama, İnsan hakları, Parlamenter sisteme dönüş, eşit vatandaşlık hakları,
OHAL’ın kaldırılması, Devletin idari yapısında değişiklik, toplumsal uzlaşma,
RTÜK’ün bağımsızlığı, TRT’nin satılması, Adil vergilendirme, dini inançlar, mezhep
konuları, çiftçilerin sorunu, sağlık, birer, ikişer, üçer maaşlar prim, vs. her
konuda bol kepçeden vaatler var.
Tüm Bu
vaatlerin hepsi ve daha fazlası haktır ve yerine getirilmesi bizi yöneten
siyasiler için temel görevdir. Fakat tüm bunlardan daha önemli ve gerekli olan,
her şeyin temeli olan Hukuk, Adalet konusu ne yazık ki bazı partilerin
programlarında pek söz edilmezken bazılarında yargının bağımsızlığı ve
tarafsızlığına özel önem verileceği lütfünde bulunmuşlar.
Oysa Adalet,
Hukuk her şeyin teminatı ve güvencesidir. Adaletin olmadığı, eksik veya taraflı
uygulandığı yerde, vatandaşın can ve mal güvenliğinden, ekonomik istikrardan ve
çağdaş bir gelecekten söz edilemez. Hukukun
güçlü olduğu ülkelerin insanları her alanda güçlüdür. Adalet İslam’ın en önem
verdiği konulardan biridir. Adalet bütün güzelliklerin ve faziletlerin
kaynağıdır. Cumhuriyetin kuruluşundan bu güne kadar, hiçbir zaman Ülkemizde tam
bağımsız ve tarafsız bir hukuk sistemi uygulanamadığı için, Terör, şiddet ve
kavgalar ne yazık ki eksik olmadı. 24 Haziran seçimlerinde hangi parti, hangi
ittifak ve hangi Cumhurbaşkanı adayı kazanırsa kazansın. Önceliği acil bir
şekilde her alanda hukukun üstünlüğünün sağlanması olmalıdır. Allah muhafaza
güçlülerin üstünlüğü hukukun üstüne çıkarsa, toplumsal huzur ve düzen daha çok
zedelenir.
(Adaleti
çiğneyenleri cezalandırmayan milletler çökmeye mahkûmdur. HZ. Muhammed)