MADEM KÜRDLERİ ÇOK SEVİYORDUNUZ, NEDEN PARAMPARÇA ETTİNİZ?

E-Posta Gönder

1914-1918 Birinci Dünya Savaşı sonrası Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü, dağılışı sonucu dönemin süper gücü, emperyalist başı bu günkü ABD’den daha sömürgeci, olan gaddar dolapçı İngiliz 400 yıl Osmanlı’nın yönetimi, idaresinde olan Ortadoğu coğrafyasını 26 Devlet ve Devletçiğe böldü. Hatta bazı Arap aşiretlerin bulunduğu toprakları Devlet yaptı. 

1.Dünya savaşı başlamadan önce İngilizler Arabistan yarımadasında Arap bürosu açmış, misyoner ve ajan faaliyetleriyle Arapları Osmanlı’ya karşı kışkırtan, sömürgeci İngiliz ve emperyalist ortakları o dönemde hedefledikleriyle yetinmeyip, gelecek yüzyıl için, bu günkü torunları olan ABD. Siyonist İsrail ve diğerlerine Ortadoğu’daki yer altı ve yer üstü kaynaklarını sömürebilmenin kanallarını bilinçli bir şekilde açık miras bir bıraktılar.

İşte O kanallardan bazıları Etnik köken, dinsel, mezhepsel yapılar vb.

Bu kanallardan biri IŞİD terör örgütü. Yüzde yüz ABD İsrail patentli, icattır. Bu gerçektir.  IŞİD terör örgütü kısa bir sürede ortaya çıkıyor. 750 Kişilik bir güç ile Irak’ın ikinci kenti koca Musul’u ele geçirebiliyor, tam donanımla ağır silahlara sahip oluyor. Suriye’nin RAKKA bölgesinden çıkarılması için ABD ve Suriye Demokratik Güçleri SDG. Hazırlıkları aylarca Dünyanın gündemindeydi. Güya IŞİD cellâtları RAKKA’ yı başkent ilan etmişlerdi, çok kan dökülmeden RAKKA’nın temizlenmesi zormuş. Ama ne oldu ABD’nin çetesi olan IŞİD elemanlarının RAKKA’dan ayrılışını tüm Dünya TV ekranlarında izledi. ABD koruması altında törenle ve kansız bir şekilde RAKKA’DAN ayrıldı.

ABD bizzat Kendisi açıkladı. Suriye İŞID ten temizlendi diye. O zaman Dünyanın jandarması olan ABD iddiasında samimi olsaydı, Suriye’de görevi tamamlamış oldu, ayrılmalıydı.

Sadece kendi çıkarları için 14.000 Km. den gelen ABD ve emperyalist ortakları sayesinde patlamaya hazır bomba olan Ortadoğu büyük bir felaketin içine çekme planları dâhilinde. Uluslararası Hukuku hiçe sayarak,  30 bin kişilik Kuzey Ordusu sınır güvenliği için kuracağını açıkladı. ABD’nin bu kararı başta Türkiye olmak üzere bölgenin etkili Devletleri Rusya, İran tepki gösterirken, hiçbir ülke şimdiye kadar destek açıklaması yapmadı.  Karara destek veren memnun kalan tek ülke İsrail oldu.  Çünkü İsrail büyük hayali olan Mezopotamya’nın zengin coğrafyası, yani Siyonizm’in tabiriyle vaat edilmiş topraklara kavuşma hedefine ulaşmanın bir yolu olarak görüyor. Daha önce başlatılan büyük Ortadoğu projesi aslında büyük İsrail projesiydi.  Hedeflerine ulaşmak için, uzun vadeli sinsi planını adım adım uyguladılar. Şimdi sıra Türkiye ve İran da Sorun ırk, din, dil kavgası değil, yer altı zenginlikleri ve büyük İsrail projesidir.

ABD. Şimdi de Kürtlere özgürlük ve bağımsız devlet ve müttefiklik vaat ediyor. Unutulmamalı ki İran Şahı, Saddam Hüseyin, Hüsnü Mübarek, Muammer Kaddafi gibilerde ABD’nin göz bebeği ve müttefikleriydi. Çıkarı bittiği gibi hepsini itibarsızlaştırarak, alçaltarak yok etti.

Son bir asırlık tarihi süreci göz önünde bulundurarak ABD ve Emperyalistlerin Ortadoğu halklarına yaşattığı acı ve trajedileri Vicdanen his eden başta Kürdler olmak üzere aklı başında olan hiçbir millet eli kanlı ABD ve onun işbirlikçilerine güvenmez, inanmaz ve sırtını dayamaz. 

ABD ve emperyalist ortakları Kürdleri zerre kadar düşünseydi, Ortadoğu’yu 26 bağımsız Devlete böldüklerinde Kürdlere de devlet olma hakkı tanıyacaklardı. Ama bilerek yapmadılar, parçaladılar. Amaç Kürdlerin yaşadığı Devletler Emperyalistlerin emrinden, izinden çıkıp, biat etmediğinde kendi çıkarı için kullansın. Kürdler harcanmışsa ABD’nin Umurunda mıdır?

Bu güne kadar Kürdlerin başına gelen bela, musibet ve sıkıntıların birinci derece sorumlusu İngiliz, ABD ve basiretsiz işbirlikçileri olan bazı sahte Müslüman ülkeleridir. Diktatör Saddam Halepçe de binlerce Kürd insanını KİMYASAL silahla katletti. O Kimyasal silahlar kimin patenti olduğu Dünya var oldukça başta Kürdler ve İnsanlık âlemi unutmamalı.!