Dik ve kayalık iki dağ arasında şarıl şarıl suların aktığı, cıvıl cıvıl kuşların ötüştüğü, güzel çiçeklerin koktuğu, yemyeşil bir vadiden bahsediyorum. Xûrs Vadisi…
Filmlere konu olan Nil nehrinin (yeşil vadi)nin
bir benzeridir adeta Xûrs Vadisi. Berrak suların Mezopotamya Ovasına (Kızıltepe
ovası) akan sularıyla toprağın bereketini arttırır. Tiryakileri tarafından
ısrarla aranan tütünün yanında her türlü sebze ve meyve yetişir bu güzel
vadide. Son zamanlarda ayrıca alabalık tesisleri ise, ziyaretçilerine kucak
açarak beklemektedirler.
Bu ayın konuğunu Xûrs’ta doğmuş, büyümüş ve
halen burada yaşayan misafirperver dostumuz Mehmet Sait Ekinci’ye misafir
oluyoruz. Xûrs’la ilgili bildiklerimiz ve bilmediklerimizi bize anlattı sayın
Ekinci dostumuz. Zevkle yaptığımız güzel sohbeti gelin birlikte okuyalım.
Dünaysır: Sohbetimizin başında kendini okuyucularımıza
tanıtır mısın M.Sait Ekinci kimdir?
S.Ekinci: Ben 1962 yılında
Kızıltepe’ye bağlı Ali paşa (Xûrs)
köyünde doğdum. İlkokulu kendi köyümde, ortaokulu Kızıltepe ve daha sonra ise
İmam hatip lisesini bitirdim. Ailemizin muhafazakâr oluşu nedeniyle de ayrıca
bir az da medrese tahsili yaptım.
Dünaysır: Sayın Ekinci, Xûrs
Bölgesi veya Vadisi gayet güzel bir bölge ve Kızıltepe’nin de en güzel mesire
yeri, bu nedenle bize ve okuyucularımıza bu yöreden bir az bahseder misiniz?
S. Ekinci: Xûrs kelime olarak Ğers (fidanlık) anlamına
gelir. Xûrs Zergan çayının kaynağını oluşturan yerdir. İki dağ arasındaki dar
ve uzun bir yeşil vadi ‘den oluşan ve bu vadi çayının etrafında 12 köyden
meydana gelmiştir. Xûrs Zergan Çayı
eskiden 12 ay boyunca ovaya kadar sürekli akardı, şimdi yağışların azalmasıyla
ve özellikle ovadaki sulama kuyularının çokluğu nedeniyle yer altı suları
azaldı. Bu nedenle Xûrs Zergan Çayının suyu da azaldı, halen Xûrs bölgesinde
akmakla birlikte ovaya kadar akamamaktadır.
Xûrs’un diğer bir ismi ise Vadil-ûyun’dır. Bunun
anlamı ise pınarlar vadisi demektir.
Çünkü yörede çok sayıda pınar bulunmaktadır. Zergan çayı birçok
pınarların birleşmesinden oluşmaktadır.
Dünaysır: Xûrs’un tarihteki sosyo-ekonomik durumu
hakkında bildiklerinizi bizimle paylaşır mısınız?
S. Ekinci: Bilindiği gibi su hayattır, berekettir. Bu
nedenle Vadimizde bulunan su kaynakları, buranın tarihte sosyo-ekonomik
bakımından çok önemli bir rol oynamıştır. Su ile çalışan onlarca su değirmeni
geçmişte, yöremizi adeta bir sanayi bölgesini oluşturmaktaydı. Bölgemizde
bulunan her kesimler un elde etmek için Xûrs bölgesine gelmekteydiler. Çünkü o
dönemlerde yörede un üretebilecek başka bir yer veya değirmen bulunmamaktaydı.
Ekonomi bakımından bölge çok gelişmiştir. İnsanların çeşitli yörelerden buraya gelmesiyle
Xûrs sosyal bakımında da büyük bir gelişme sağlamıştır. Ve Xûrs insanı
çevredeki insanlara göre daha çok soysaldır.
İkinci bir husus ise, 1950’li yıllarda
Xûrs’ta hidro elektrik santralı
kurulmuştur. Mardin’in ilk elektriği
buradan temin edilmiş ve bu durum 1980 ‘li yıllara kadar devam etmiştir.
Xûrs’taki bu hidro elektrik santral sayesinde bölgenin sosyo-ekonomisine ve
gelişmesine büyük katkı sağlamıştır
Üçüncü bir husus, yine 1950 yılında Mardin’in
içme suyu ilk olarak Xûrs vadisinden temin edilmiştir. Mardin’in su ihtiyacı uzun
yıllar buradan temin edilmiş ve halen de devam etmektedir.
Diğer önemli bir husus ise, Xûrs bölgesinde
çeşitli amaçlarla kullanılan mağaralar, kaya mezarlıkları ve Xûrs’un yukarı dağ
bölgesinde bulunan ve eski ismi ile Xerab-başar diye anılan çok tarihi bir
şehir bulunmaktadır. şu an harabe halindedir. Bu konuda herhangi bir çalışma
yapıldığından ortada şehir görüntüsü bulunmamaktadır. Bunun ortaya çıkması ve
bu güzel kültür ve tarihi varlığın gelecek kuşaklara ulaştırılmasını sağlamak
için, Kültür Bakanlığından ve
yetkililerden çalışma yapmalarını büyük bir özlemle bekliyoruz.
Dünaysır: Sayın Ekinci, Xûrs tarım bakımından da çok
verimli bir bölge, Xûrs’un tarımı hakkında da bilgi verir misiniz?
S. Ekinci: Xûrs bölgesinde önemli su kaynakları olması
nedeniyle, sulu tarım çok gelişmiştir. Bölgede sebze ve meyvecilik yanında Xûrs
tütünü çok meşhurdur. Domates, patlıcan, biber, salatalık, kabak, turp, havuç,
marul, maydanoz, tere, gibi her türlü sebze yetişmektedir. Meyve ise, İncir,
nar, ceviz, kaysı, üzüm, badem, armut, erik vs. birçok meyve yanında Zeytin de
yetişmektedir. Ayrıca Xûrs tütünü çok
meşhurdur. İçimi sert ve hoş bir lezzeti vardır. Tiryakileri tarafından ısrarla
aranan bir tütün çeşididir. Bu sebze, meyve ve tütün yetiştiriciliği halkın
gelir kaynağı olup, ekonomik bakımından önemli bir değere sahiptir. Ayrıca
bölgenin dağlık olması nedeniyle, hayvancılıkta önemli bir gelir kaynağıdır.
Ekonomik bakımından bir gelir kaynağı olan alabalık tesisleri de son zamanlarda
kurulmuştur.
Dünaysır: Bu köye neden Ali Paşa denilmiş Köyünüzün
Ali Paşa ismi nereden gelmektedir veya Ali Paşa kimdir?
S. Ekinci: Ahmet paşa ve Ali Paşa iki kardeş yaklaşık
olarak 300-350 sene önce Cizre bölgesinden kalkarak Mardin bölgesine
gelmişler. Bu paşalar Mardin’de ikamet
etmişler ve paşalık yapmışlardır. Xûrs bölgesinin yeşilliği ve güzelliği
nedeniyle kardeşlerden Ali Paşa buraya gelerek yazlık olarak bir saray yapmış
ve çocuklarına miras olarak da bir su değirmeni yaptırmıştır. Halen bu sarayın bir kısmı ve değirmenin tümü
günümüze kadar gelmiştir. Ali Paşa’nın buraya gelmesiyle insanlarda etrafında
toplanmış ve akrabaların meydana getirdiği bir köy oluşmuştur. İşte bu köye Ali
Paşa’nın köyü denilmiş ve zamanla resmi olarak Ali Paşa köyü denilmiştir. Aşiretimiz ise Azizi olarak bilinmektedir.
Dünaysır: Sayin Ekinci sizin geçmişte siyasetle
yakından ilgilendiğini biliyoruz. Geçmişteki bu siyasi hayatınızdan bahseder
misiniz ?
S. Ekinci: Küçük yaşlardan itibaren hatta 18 yaşıma
gelmeden siyasete başladım diyebilirim. Ailemizin muhafazakâr olması nedeniyle
ben de daha çok muhafazakâr yönündeki partilerde siyaset yaptım. 1980 yıl öncesi döneminde Seyit Kutup,
Muhammet Kutup, Hasan El Benna gibi dini eserleri daha çok okuyordum. Bu
nedenle, O dönemde siyaset içinde bulunan Akıncılar, Milli Türk talebe birliği
gibi kuruluşlar içerisinde bulundum. O dönemde kurulan Milli Nizam, Milli
selamet ve daha sonra bu çizgide kurulan partilerde çeşitli görevlerinde
bulundum. 1989’da Refah Partisi
Kızıltepe Belediye Başkan adayı oldum. Daha sonra Avrupa’ya gittim. Avrupa
Milli görüş teşkilatları içerisinde aktif faaliyetlerde ve cemiyet kurma
çalışmalarında bulundum. Avrupa faizsiz sistemle çalışan İslam Tekafül
Bankası’da milli görüş Avrupa koordinatörlüğünü yaptım. Daha sonra İstanbul’a
dönüp, bir aile şirketi kurdum. Çeşitli
ticari faaliyetlerde bulundum. Daha sonra 1999 yılındaki mahalli seçimlerde
ikinci kez Kızıltepe belediye başkan adayı oldum. Bu tarihten sonra da yurt içi
ve yurt dışında adıma kayıtlı şirketimle ticari faaliyetlerim devam etti. Halen
de Kürdistan’da ağırlıklı inşaat ve inşaat malzemeleri üzerinde çalışmalarım
devam etmektedir. Şu anda aktif bir siyasetim yoktur.
Dünaysır: Misafirperverliğiniz için ve bu güzel
sohbetiniz için sizlere çok teşekkür ediyorum.
S. Ekinci: Köyümüzü tanıtma konusunda bize verdiğiniz bu
fırsat için sizlere teşekkür ediyorum. Ayrıca Dünaysır Haber Sitesi ekibine
teşekkür eder, başarılar dilerim.
Röportaj ve Resim Dünaysırkültür