Mesut EGE konuşmasında: “ Özgür Eğitim Sen 2005 yılında Yusuf TANRIVERDİ başkanlığında kurulmuş bir sendikadır. Tüm İslami ve insani değerlere sahip çıkan ve savunan bu sendika olduğundan benimseyip üye olduk ve Kızıltepe’de resmi anlamda bir ay önce temsilcilik açtık. Bizler sendika olarak özellikle anadilde eğitimi savunuyoruz. Yine başörtüsünün Allah’ın emri olduğunu ve hiçbir şekilde yasaklanamayacağını düşünüyoruz. Sendika olarak Kürt, Arap ve hatta Türk çocuklarına dayatılan andımız saçmalığına, ideolojik eğitime, eğitimde militarist yaklaşımlara ve zorunlu eğitime hayır diyoruz. ”
Kızıltepe Özgür Eğitim Sen başkanı Mesut EGE konuşmasına şöyle devam etti: “ Sivil toplum örgütlerinin en büyük sorunlarından biri, kendisinden olmayanları duymak istememeleri ve güç sahiplerine karşı hakikate uygun bir söylemle muhalefette bulunamamalarıdır. Halkın sesi olması gereken sivil toplum örgütleri dernek sendika vb. yapılar daha önce temeli atılmış bir yapının arka bahçesi, yan bahçesi, kapı komşusu gibi durup, aman küsmesinler, aman yanlış anlamasınlar etmeyelim gibi fikirlerinden ve eylemlerinden vazgeçip olması gerekeni, hakikati haykırmanın gerekliliğini kabul etmelidir. Birileri kendisine yakın olduğu için her söze amenna derken, birileri de kendisine yakın olmadığı her söze hayır diyor. İşte Özgür Eğitim-Sen kimden gelirse gelsin haklı söze ve eyleme amenna, yanlışa hayır diyecektir.
Sendikaların görevi hep muhalif söylem geliştirmek değil, ancak eğitim istenilen düzeye gelebilmesi için o paralelde söylem ve eylemlere devam etmek sendikacılığın gereklerindendir. İş bu noktaya varmışken biz de bu sendikalar kervanında yerimizi alalımdan ziyade bu kervana bir hizmet, bir yakıt, bir uyarı mahiyetinde çıktık bu yola… İşte bu sendika hizmet aşkıyla bağımsız bir şekilde çıkmış yola, bu yola yoldaşlık yapacak, yolda kalanlara yardım edecek, yoldaki engelleri kaldıracak hizmetle ilerleyecek yol arkadaşları aramaktadır.
Sendikanın ana sloganı "herkes için adalet ve herkes için özgürlüktür." Bu sendika, İnsan ve inanç haklarının hiçbir gerekçe ile ihlal edilemeyeceğini; İnsanların inançlarının, onurlarının, yaşam tarzlarının, kimliklerinin, değerlerinin hiçbir irade, ideoloji ve otorite tarafından baskı altına alınamayacağını ve yok sayılamayacağını savunur.
Bu sendika, hukukun ve adaletin üstünlüğünü kabul ederek, devleti, hükümeti ve bürokrasiyi bireye hizmet etmesi gereken araçlar olarak görür.” Bu konuşmanın ardından basın mensupları ile yemek yendikten sonra basın mensuplarının başarı dilekleri ile tanışma yemeği sona erdi.