Öter; Çocuk istismarı sosyal bir sorundur.

Kızıltepe’de çocuk istismarı ile alakalı düzenlenen panelde Kızıltepe STK Platformu dönem Sözcüsü Mehmet Şerif Öter, Çocuk istismarının sosyal bir sorun olduğunu ifade ederek Panelde konuşulan/tartışılan konuların sadece orada kalmaması ve çocuk istismarının önüne geçilmesi için panelde söylenenlerin hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizerek devamla 01.03.2013 18:35

“Güneydoğum Derneği ile AK Parti 22 dönem Mardin Milletvekili Nihat Eri'nin öncülük ettiği ve Kızıltepe Kaymakamı Erkaya Yırık tarafından desteklenen panelde geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız ile alakalı böyle önemli bir konunun gündeme gelmesi çok önemli buluyorum. Tüm katılımcılara teşekkür ediyorum.”

Kızıltepe STK Platformu dönem Sözcüsü Mehmet Şerif Öter; Ülkemizde çocuk istismarı türlerini Fiziksel, Duygusal ve Cinsel istismar olarak üç’e ayırdı ve; “Bölgede ve Kızıltepe’de çocuk istismarı ve sömürünün temelinde ekonomik nedenler ve çocukların anne babalarından yeterli ilgiyi görememesinden yatmaktadır.” Dedi

1990 li yıllarda yaşanan şiddet ortamı sonucu köylerden Kızıltepe merkezine aşırı göçün yanı sıra çarpık kentleşme, işsizlik, barınma, beslenme, eğitim ve benzeri sorunlarla birlikte yoksul ailelerin sevgi, şefkat ve ilgiden mahrum olan çocukları çoğunlukla sokakları mesken tutmuştur.

Yoksul aileler genelde çok çocuklu olduğu ve ailenin düzenli ve yeterli geliri olmadığı için, küçük yaştaki çocukları para kazanması için ayakkabı boyamaya, simit satmaya, tartı işi yaptırmaya, fırında, lokantada, işportacılık vs. bir yerde çalışıp para kazanması için sokaklara gönderiyor.

Baba bunu yaparken çocuğunu istismar ettiğinin, sömürdüğünün farkında değil. Aynı şekilde ayakkabısını çocuğa boyattıran, simit alan, selpak alan bizler çocuğa yardım ettiğimizi, katkı sağladığımızı insani bir hizmet, sevap işlediğimizi düşünüyoruz. Çocuk kazandığı üç kuruş parayı akşam eve getirince anne, babası övmeye başlayıp aslan oğlum gibi sözlerle gururunu okşayarak, bilerek veya bilmeyerek çocuğu bu yönde teşvik etmektedir.

Çocuk için bu övgüler madalya yerine geçer sokakta çalışmayı daha çok sever ve sokaklarda kalıcı bir yaşamı tercih edebilir. Zaman geçtikçe çocuklar kazandıkları paraları internet kefelerde şiddet kaynaklı oyunları oynamak için, sigara almak için hatta uyuşturucu almak için harcamaya başlar.

Sokakta yaşayan veya çalışan çocuklara hangi koşulda olursa olsun alış-veriş yapılmasının çocuklar üzerinde ileride ciddi psikolojik bozukluklara ve madde bağımlılığına yol açacaktır.

Kızıltepe çarşısında şu an çıkıp baktığımızda yaşları 8 ve 16 arası yüzlerce çalışan çocuğa rastlarız. Hikâyeleri birbirinin benzeri yoksulluk ve biraz önce saydığımız nedenler. Enteresandır bu çocukların çoğu kendi rızasıyla çalıştığını söylüyor. Aile baskısıyla çalıştıklarını söylemiyorlar.

Yıllar önce sokakta çalışan birkaç çocukla konuştum ama bu hiçte kolay olmadı. Çünkü bazılarının artık bir namı şanı vardır.

Birinin adı M…A 2001 yılında masum bir çocuktu ayakkabı boyardı O masum çocuk 2013 te 21 yaşında madde bağımlısı olmuş. Arada racon kesiyor. Lakabı da MEMATİ olmuş.

Birinin adı E….P 1997 sabahları simit, poğaça satardı kazandığı para bir süre sonra yeterli gelmediği için 15 yaşına gelince kasaplığa başlamış düşünün 15 yaşındaki bir çocuk hayvan kesiyor kan akıtıyor daha sonra çeteye katılmış 21 hırsızlık 3 bıçakla yaralama dosyası var. Namı Abdulhey hey olmuş

Başka birinin adı Y….F 2005 yılında lokantada garsonluk yapardı. Ailesi yoksul idi. 2008 yılında sorumsuz babası ikinci evliliği yaptı yoksulluğun üzerine huzursuzluk başladı ve şuanda Kızıltepe'de bir mahallenin çete başı olmuş namı Cellât. (Filanca mahallenin Cellâdı derlermiş.)

Bu istismarlar için çözüm üretilmedikçe Uyuşturucu bağımlısı ve suç çeteleri gittikçe yaygınlaşacak, doğuda istismar edilen çocuktan batıda kapkaça maruz kalan vatandaşa kadar toplumun her katmanı bu sorundan ciddi biçimde olumsuz etkilenecektir

15.07.2005 tarihinde, 25876 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan, Çocuk Koruma Kanununa göre Eğer bu yasa hala yürürlükte ise.

Nüfusu 50.000'i geçen belediyeler, kadınlar ve çocuklar için koruma evleri açar.

Çocuk Koruma Kanunu var, Aile Mahkemeleri var, Sosyal Hizmetler var, Çocuk Savcısı var, Çocuk Polisi var, Çocuk Hâkimi var. Var ama sokaklar çocuk dolu çocuklarımızı nedense hâlâ koruyamıyoruz;

Yoksul ailelere bazı kurumlarımız gıda, giyim, yakacak gibi yardımlarda bulunsa da soruna çözüm değildir.

Ankara Büyükşehir Belediyesi kendi imkânlarıyla Sokakta Çalışan Çocuklar Merkezi kurmuş.

Sokakta çalışan çocukların aileleri ile ilgili sorunların çözümüne katkı sağlıyor. Okula gitmeyenleri eğitime yönlendiriyor.

Okula gidiyorlarsa eğitimlerine yardımcı oluyor. Okul ile ilgili sorunlarıyla ilgileniyor. Merkez, okula başlayamamış ya da başlamış olsa bile maddi yoksulluk nedeni ile devam edemeyen sokakta çalışan çocukların ihtiyaçlarını karşılıyor. Zorunlu temel eğitimden yararlanabilmelerine yardımcı oluyor, Bir başka deyişle çocukların ihmal ve istismarını önlemeyi amaçlıyor.

Merkezin çocuklara yönelik etkinlikleri, sağlık, bilgisayar, kütüphane, futbol, diğer spor branşları, masa tenisi, masa futbolu, bilardo, satranç, halk oyunları, halk müziği, bağlama, gitar, resim, el sanatları, gezi, piknik ve birçok sosyal aktivite mevcut. İşte sosyal devletin gereği budur.” İfadelerini kullandı.