Başörtüsü mağdurlarının AKP'nin safında yer
almamasını ‘akıldan yoksunluk' olarak gösterilmesine ve HDP'deki başörtülü
vekillerin dökülen kandan sorumludur"
ithamına cevap HDP'nin başörtülü milletvekili Hüda Kaya'dan geldi.
Kaya, “Kimlerin bedel öderken kimlerin de masanın
başında işin kaymağını yediklerinin çok iyi farkındayız.” dedi.
Hayatı başörtüsü mücadelesi ile geçen ve 28 Şubat
sürecinde başörtüsünü savunan çalışmaları sebebiyle cezaevlerinde 3 kızıyla
birlikte idamla yargılanan HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, “hayatında
ilk defa başörtülü biri tarafından hedef gösterildiğini” söyledi. Kaya,
28 Şubat döneminde en ağır bedelleri ödeyenlerden biri olduğunu, ancak o
dönemde ‘başımıza bir iş gelir' diyerek kendilerine “selam” vermekten
kaçınanların bugün mağdur edebiyatı yaptığını belirtti.
İnsanlar düşüncelerinden dolayı hapsediliyor, siz
hangi özgürlükten bahsediyorsunuz?
Bugün bir
insan doğrusu ve yanlışıyla hiçbir şekilde eleştirilemez kabul ediliyor.
Dokunulamaz, söz söylenemez kabul ediliyor. Bu, Peygamber'den daha öte,
tapınmacı bir tutumdur.
Bir de başörtüsünü özgürleştirip özgürleştirmeme
noktasına gelirsek bakın biz balık hafızalı değiliz. Meclis'te defalarca BDP
kanun teklifi, iç tüzük değiştirilmesine yönelik defalarca teklif verdiği
halde, bizzat bugünkü AKP milletvekilleri eliyle reddedildi başörtüsünün
özgürleştirilmesi. Neden zamanında bu özgürlük gerçekleştirilmedi? Bekletile
bekletile ta 3. dönemin sonlarına doğru ucundan ucundan bazı özgürlükler
getirildi. Ama bugüne bakarsak hâlâ bunun konjonktürel bir özgürlük gibi
yansıması var. Anayasa'da sadece başörtüsü değil, hiçbir insanın özgürce
düşünme, konuşma, inancını yaşayabilme hakkının güvencesi yok. İnsanlar, hâlâ
inançlarından dolayı hakaret görüyorlar. Aşağılanıyorlar, düşündükleri, konuştukları
için işlerinden atılıyorlar, hapsediliyorlar. Siz hangi özgürlükten
bahsediyorsunuz?”
Zalimlere
karşı sessiz kalmamakla sorumluyuz
"Başörtüsü davamız bir hak mücadelesidir. Dün
de hakkı müdafaa etme yolunda çabaladık, bugünde hak mücadelesi veriyoruz.
Kendi hakkını savunduğun kadar değil, başkasının, ötekinin hakkını savunduğun
kadar hakkın yanında olmuş olursun" diyen
HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, Erdoğan'ın
dinin teminatı gibi görüldüğünü, halbuki Türkiye'nin Allah neyi yasak etmişse
bugün o yasakların tersini yapan bir yönetimle karşı karşıya olduğunu belirtti.
“Biz zalimlere karşı sessiz kalmamakla sorumluyuz. Hakkı savunmak ibadetin ta
kendisidir.” diyen
Kaya, “Daha bu hafta içinde Varto'da mezarlığın
kenarında bir cami devlet eliyle bombalandı, yıkıldı. Enkaz içinde Kur'an
yerlerde gezindi. Hâlâ camilere, kiliselere, cemevlerine, ibadethanelere
saldırılar devam ediyor. İstediklerimizi yakarız diyebiliyorlar.
Cami sadece onlar yaptığı zaman mı cami oluyor?
Onları desteklemeyen, onlara biat etmeyenlerin
camisi ibadethane olmuyor mu?
Ayet demiyor mu mabetlere dokunmayın, kadınlara,
çocuklara dokunmayın?
Müslümanlık nasıl birilerinin tekelinde olabilir?
Allah neyi yasak etmişse bugün o yasakların
tersini yapan bir yönetim var. Ama ne hikmetse kendilerini İslam'ın, dinin
sahibi zannediyorlar.” ifadelerini kullandı.