Halkların Demokratik Partisi (HDP) içinde yer alan Yazar
Hüda Kaya, AKP-cemaat arasındaki kavgayı DİHA'ya değerlendirdi. Kaya, yıllarca
dindar camianın, sistem tarafından baskıya uğradığını, ancak bu mağduriyetin
kendileri dışında kalan başka ideolojik çevrelerin zulüm görmelerine ses
çıkarmadığını söyledi. Kaya, "Görmezden, duymazdan geldik. Bizi
ilgilendirmez dedik. Hatta yeri geldi 'Hak ettiler' dedik. Bu duyarsızlığımız
maalesef belki de, bizim camiamızın öz eleştiri yapması gereken en önemli
noktalarında bir tanesi" dedi.
'İnsanların hapsedilmesi beni dayanamayacağım noktaya
getirdi'
28 Şubat sürecinin kendileri açısından zor zamanlar olduğunun
altını çizen Kaya, yaşananların ardından oluşan şartlardan dolayı AKP'nin
ortaya çıktığını ve iktidar olduğunu belirterek, "Tabi umutlu olduk o
dönemlerde. En son seçimde de referandumda da 'evet' diyerek desteklerimizi
sunduk. Fakat referandumdan sonra gözlemlerim ve gördüklerim, ipler daha güçlü
elinde toplanınca, bir iktidar değil 'muktedir' olunca bir şeylerde dozaj
kaçtı. Denge bozuldu, ayarı kaçtı" diye belirtti. Kaya, ardından yapılan
operasyonlarla genç ve belli görevde bulunan insanların "Sempatizan
şüphesi var" denilerek hapsedilmesinin kendisini dayanamayacağı bir
noktaya getirdiğini söyledi.
'Yapılanlara şahit olmak büyük kırılmalar yaşattı'
Roboski katliamı ve Pozantı olaylarının arkasındaki isim ve
güçlerin de ortaya çıkarılmadığına dikkat çeken Kaya, "Başbakan çıkacak da
iki kelime konuşacak da, o köylülerin, anaların, babaların bir gönlünü alacak
diye bekliyorduk. 'Bir iki kelime söylesin de yüreklere su serpsin, öfkeyi
birazcık yatıştırsın, belki bu acılarımıza su serper' diye beklerken
Genelkurmayı tebrik etmesi 'on başıma laf söyletmem' demesi, zulmü yapanlara,
bombalamayı yapanlara sahip çıkması emir verenleri hala ısrarla saklaması,
üstenci kinayeli bir dil ile katliama uğrayan o insanların çok farklı
ithamlarla aşağılaması, hakaret edilmesi kabul edilebilir bir şey değildi"
dedi. Başbakan Tayip Erdoğan'ın "Astığım astık, kestiğim kestik" bir
tavır içinde olduğunu kaydeden Kaya, "Ortadoğu ağabeyliği"ne soyunan
Erdoğan'ın katliam ve olayları ortaya çıkarmak yerine üstünün örmeye çalışmasının
tahammül sınırlarını aştığını kaydetti. Kaya, "Hala bu işkencelerin, faili
meçhullerin, Hrant'a kadar yani her bir kesimde cinayete karışan bütün
yetkilerin hala terfi edilebilmesi, hiç bir soruşturmaya maruz kalmaması,
sadece suçlu, zalim, sömüren, hırsız ve yolsuzların korunmakta olduğu bir
yönetime şahit olmak büyük kırılmalar yaşatıyor" diye belirtti.
'AKP, Cemaat ile koalisyon kurmuştu'
Türkiye halklarına kitle iletişim araçları ile bir illüzyon
uygulandığının altını çizen Kaya, gerçeklerin gizlendiğini söyledi.
"İnsanlar gerçekten de mazluma sahip çıkıyoruz derken zulme destek verme
durumuna getirebiliyorlar. Samimi saf insanlar çok farklı pozisyonlarda
konumlandırılamıyor. Yani bugün 'Cemaatin böyle olduğunu bilmiyorduk. Fark
etmemişiz' sözlerine çocuklar bile inanmaz" diyen Kaya, AKP'nin 11 yıllık
iktidarında gayri resmi olarak cemaat ile bir koalisyon kurduğuna işaret etti.
AKP ve cemaatin koalisyon kurarak, bir anlaşma içine girdiği vurgusunu yapan
Kaya, "Büyük bir anlaşma ile pastayı paylaşma bugüne kadar devam etti.
Binlerce insan hapsedilirken işkenceye uğratılırken, katledilirken, faili
meçhuller yapılırken çok güzel dayanışma içindeydiniz. 'Şeriatın kestiği parmak
acımaz' diyordunuz, yargıya söz söyletmiyordunuz. Askerinize söz söyletmiyordunuz,
hakiminize, savcınıza söz söyletmiyordunuz. Bugün ucu size dokununca mı fark
ettiniz? Ama bu işkenceleri siz hep birlikte yaptınız yıllardır. Bütün
haksızlıkları, hırsızlıkları, rantları, yolsuzlukları hep beraber paylaştınız,
birbirlerinizin kirli çamaşırlarını çok iyi biliyorsunuz farkındasınız"
şeklinde konuştu.
'Cemaattin CHP ile ittifakı tehlikelere yol açar'
Cemaatin AKP için bir tehlike oluşturmaya başlaması ve
AKP'nin tek ses olma çabası içine girdiğine dikkat çeken Kaya, "Bugün
cemaat fazla gelmeye başladı. Cemaat ailesi, sırada başkaları da olmayacak mı?
Muhalefet bitmeyecek mi? Daha çokları var. Ellerinde birbirlerini gerçekten
bitirebilecek kozlar olduğuna inanıyorum. Fakat birbirlerini o noktaya
getirecek duruma gelmezler. Mutlaka bir noktada hele ki seçimlere yaklaştığımız
şu günlerde anlaşmazsalar ya da ittifak yapamasalar artık bir daha hiçbir şey
eskisi gibi olamasa da birbirlerini sıfırlamak herhalde işlerine gelmez"
diye kaydetti. Kaya, cemaatin CHP ile bir ittifak içine girebileceğini ve bu
gelişmelerin tehlikelere yol açacağını belirterek, "Eğer seçimlerde CHP
ile girerek bir ittifak ortaya koyarlarsa cemaatte daha fazla gelişmeler
olabileceğini düşünüyorum" dedi. AKP ve cemaat arasındaki kavganın asıl
nedenin rant olduğuna işaret eden Kaya, şunları söyledi: "Bugün
paylaşılmak istenen devlet pastasıdır. Ranttır menfaattir. Bunu her iki tarafta
sınırsız şekilde kullandılar. Bugün sadece kapsama alanlarını daha genişletmek
istiyorlar ama şu anda birbirlerinin ayağına takılıyorlar. Hangisi güçlü ise
kendilerince onu zayıflatmaya, kendi alanını genişletmeye
çalışıyorlar."
'Cinayet ve zulümlerde birlikteydiler'
Cemaat yapılanmasına 3 yıl önce söylediği sözler ile dikkat
çeken Kaya, "Biz Ergenekon bitti diye seviniyoruz ama karşımızda yeşil bir
Ergenekon oluşmuş, kimse bunun farkında değil demiştim. Yani yapılanmayı biz
dışardan sıradan bir insan olarak bile farkına varıyoruz da, iktidar mı
farkında değil? Buna çocuk inanmaz" dedi. AKP ve cemaatin stratejik
savaşlar yürüttüğünün altını çizen Kaya, "Strateji savaşı veriyorlar
aslında. Birbirlerini üstün olma ve zayıflatma taktikleri ile nereye kadar giderler
bilmiyorum ama onlar Hrant'ın ahının, gezideki katledilen gençlerin ahının,
Roboski'deki gençlerin ahının isimsiz pek çok ahı aldılar. Çünkü onlar
cinayetlerde, bu veballerde, bu zulümlerde beraberlerdi ve bu sorumluluğu
beraber taşımışlardı" diye konuştu.(diha)