25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve
Dayanışma Günü dolayısıyla Mardin'in Kızıltepe İlçesinde yaklaşık 2 bin kadının
katıldığı yürüyüş yapıldı.
Kızıltepe Belediyesi Eş Başkanı Leyla Salman, KESK Kadın Yürütmesi, DBP
Kadın Meclisi, Nuda Kadın Merkezi, Şehit Ali Temel Kültür Merkezi
çalışanlarının da yer aldığı yürüyüş ilçe otogarından başlayıp, Özgürlük
meydanına kadar sürdü.
Yürüyüş sırasında "Kadını katleden zihniyete Kobanê ruhu ile dur de!"
yazılı pankart taşıyan kadınlar "Jin
Jiyan Azadî", "Kadına Şiddete Hayır" sloganları atarken, Ş.
Ali Temel Kültür Merkezi çalışanları da arbane çaldı.
Yürüyüş sonrası kadınlar adına Kızıltepe
Belediyesi Eş Başkanı Leyla Salman
konuştu.
Türkiye'de her gün 5 kadının öldürüldüğüne dikkat
çeken Salman, kadın bedeni ve kimliği üzerinde baskının her geçen gün arttığını
söyledi. Yaşanan şiddetin içinde çocukların da nasibini aldığını vurgulayan
Salman, "Bulunduğumuz her alanda savaşların önce kadınları ve çocukları
vurduğunu haykırdık. Şengal'de kadını savunmasız yakalayan zihniyet, Kobanê'de
başarıya ulaşacağını zannetmiştir. Kobanê'de özgürleşen kadınlar, DAİŞ
çetelerine ve onları besleyen eril zihniyete en güzel cevabı vermişlerdir"
dedi.
Yapılan açıklamanın ardından kadınların etkinliği,
Ş. Ali Temel Kültür Merkezi çalışanlarının seslendirdiği şarkılar ve arbaneler
eşliğinde bir süre halaylar çekilmesiyle sona erdi.
Eş
Başkanların 25 Kasım Mesajı
Kızıltepe belediye Eş Başkanları İsmail Ası ve Leyla Salman, 25 Kasım "Kadına
Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Ve Uluslararası Dayanışma Günü"
nedeniyle bir mesaj yayınladı. Eş Başkanlar mesajlarında kadına yönelik gerici
yaklaşımların ortak mücadele ile yenileceğini, bu gericiliğe karşı yıllardır
Kürt kadınların ortaya koyduğu mücadelenin Rojava'da en anlamlı noktaya
çıktığına işaret etti.
25 Kasım, Dominik Comhuriyeti’nde Clandestina
Hareketi`nin öncülerinden olan Patria
Mercedes, Minerva Argentina ve Maria
Terasa isimli üç kız kardeş (Mirabel kardeşler)’in Trujillo diktatörlüğüne
karşı yürüttükleri rejim karşıtı mücadelelerinin sembolleşmiş günüdür. Trujillo
diktatörlüğünün, Mirabel Kardeşler’in kendileri için büyük bir tehlike olduğunu
açıklamasının ardından, 25 Kasım 1960 yılında, Dominik Cumhuriyeti'nin kuzey
bölgesinde, bir uçurumun dibinde üç kadının cesedi bulunur. Bu katliam, hükümet
yanlısı gazeteler tarafından kayıtlara “araba kazası” olarak geçirilirken,
gerçek başka türlüdür. Ülkelerinde siyasal özgürlük adına kararlılıkla mücadele
ettikleri için Rafael Leonidas Trujillo yönetimindeki diktatörlük tarafından
pek çok kez hapsedilip, işkenceye maruz kalmış Mirabel kardeşler, en sonunda
hapishanede ki eşlerini ziyarete gittikleri sırada arabalarından zorla
indirilerek tecavüz edilmiş ve işkenceyle katledilmişlerdir.
Önce 1981 yılında Kolombiya’nın başkenti Bogota’da
toplanan 1.Latin Amerika ve Karayip Kadınlar Kurultayı’nda, daha sonra da bu
kararı benimseyen Birleşmiş Milletlerin 1999’daki Genel Kurulu’nda alınan karar
ile her yıl Mirabel kardeşlerin öldürüldüğü gün olan 25 Kasım tarihi
"Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma
Günü"olarak kabul edildiğini hatırlatan, Eş Başkanlar,“Kadınların erkek
egemenlikli kapitalist sisteme karşı büyük bedeller verdiklerini, 25 Kasım,
toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, toplumsal şiddete, aile içi şiddete,
savaşa, ırkçılığa ve kadınları, kadın haklarını yok sayan sistemlere karşı
kadınların eylem günüdür.”
Dünya'nın her yerinde kadına karşı taciz, tecavüz,
şiddet ve katliamların devam ettiğine işaret eden Eşbaşkanlar, ”Dünya üzerinde
kadına karşı yaşatılan katliamlar Şengal ve Rojava'da bir ortaçağ karanlığı ile
bir kez daha ortaya çıkmıştır. DAIŞ çeteleri Rojava ve Şengal'deki
saldırılarının en büyük hedefi maalesef kadınlara olmuştur. Kadınların Şengal
ve Rojava'da ortaya koydukları kahramanlık direnişi tüm dünyaya göstermiştir.
Kadın pazarları kurularak kölelik sistemini
geliştirmeye çalışan ve kadının değerlerine saldıran gerici DAIŞ çeteleri en
çok kadının kazanımlarına karşı savaş yürütmektedir. Bu gericiliğe karşı
kadınların Kobanê ve Rojava'da özgürleşerek bu kölelik sistemine en büyük
cevabı vermiştir.
Kadına yönelik her türlü gerici yaklaşımlar
kadınların ortak mücadelesi ile tarihe gömülecektir. Kürt kadınlarının bu
gerici sisteme karşı yıllardır ortaya koyduğu mücadele Rojava'da en anlamlı
noktaya yani devrimle sonuçlanmıştır. Kadın trajedilerinin devam ettiği tüm
dünyada kadınların katleden zihniyete karşı isyan etme zamanı gelmiştir.
Mirabel Kardeşlerden Sakinelere, Arin Mirxan'dan Kader Ortakaya' lara kadar bu
anlamlı mücadeleyi sahiplenen tüm kadınları minnet ve saygıyla anıyoruz.
Yıllardır kadına yönelik her türlü şiddete karşı omuz omuza alanlarda isyan
çığlıklarını yükselten kadınları kutluyor, tüm kadınların 25 Kasım "Kadına
Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Ve Uluslararası Dayanışma Gününü" kutluyoruz”dediler