Dengir Mir Mehmet Fırat Aydoğan'ı Mezopotamya Gazeteciler Cemiyetinde ziyaret etti

1 Haziran 2014 Pazar günü saat 17.00 sularında Dengir Mir Mehmet Fırat, Beraberlerinde Mustafa TÜRK ve Fahri KILIÇ'la birlikte, Merkezi Kızıltepe Kilise caddesinde bulunan Mezopotamya Gazeteciler Cemiyetini ziyaret etti. 

Ziyarette Mezopotamya Gazeteciler Cemiyetini Başkanı Cemil AYDOĞAN, Üyelerden Türkan AYDOĞAN ve arsiv'dan Yazar Mahmut SEMEN hazır bulundu.

Misafirleri kapıda karşılayan Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan, misafirleri Cemiyetin Ofisinde bir saatte yakın ağırlayarak bölgenin son konjonktürüyle ilgili bilgi alış-verişinde bulunuldu.

Nöbel’de İlk Üç Kişi Arasındayım

Nobel Başvurusunun ne durumda olduğunu soran Dengir Mir Mehmet Fırat’a Aydoğan konu ile ilgili son gelişmeler hakkında bilgi verirken şimdiye kadar dünya af örgütü gibi kuruluşlardan aldığı ve Nobel Ödülüne alt zemin oluşturacak, eski ödülleri hakkında da çeşitli bilgiler verdi. Kendisine ulaşan son bilgilere göre “ilk üç kişi arasında yer aldığı” bilgisini de paylaşan Aydoğan, "vicdanlı davranmaları durumunda ödülün kendisine verilmesi gerektiğini " ifade etti.

Yavuz Sultan Selim Kürtlere Özerklik Vermişti

Kürtlerin tarihinde önemli rol oynayan şahsiyetlerin portrelerinin asılı olduğu duvarda 5.sıradaki Yavuz Sultan Selim’in fotoğrafını Kürtlerle alakasını soran Dengir Mir Mehmet Fırat’a, Aydoğan: ”Kürtlere verilen hakların çoğu Yavuz Sultan Selim döneminde verildiği, Doğu ve Batı Kürdistan’ın tanımlanması, Cumhuriyete kadar süren Kürt Paşaların özerk bölgeleri hepsi Yavuz Sultan Selim döneminin kazanımlarındandı. Gerçi alevi kardeşlerimiz bu tabloya reaksiyon gösteriyorlar ama durumu onlara anlatınca da hak veriyorlar” dedi.

Mardin Valisinin Merkeze Alınması Hatalı Bir Tasarruftur

Adeta cezalandırılarak merkeze alınan Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz’in Mardin ve Kızıltepe için büyük bir kayıp olduğu, merkeze alınmasında, garip gurabanın arazilerini yok pahasına alıp devlete fahiş fiyatlarla satmaya kalkışıp valilinin vetosuyla karşılaşanların dışında hiç kimsenin sevinmediğini, bunun hatalı bir karar, hatalı bir tasarruf olduğu bilgileri paylaşıldı.

Aydoğan kitaplarını imzaladı

Aydoğan iki dilde yazılan kitaplarını imzalayarak Fırat ve beraberindeki misafirlere hediye etti.

Gidişat çok fena ama süreci bozmaz

Gidişatın çok fena olduğu toplumu haddinde çok fazla gerdiklerini söyleyen Fırat, son zamanlarda bölgede başlayan Asker-Pkk gerginliğinin barış sürecini bozmayacağını barışın halk tarafından satın alındığını barışın bozmak istenmesi durumunda halk nezdinde bir karşılık bulmayacağını halkın bu savaştan yorulduğu, bıktığı ve kendisine gına geldiğini söyledi.

Bu asır Kürtlerin asrı ama

Bölgede oluşan gelişmeler doğrultusunda bu asrın Kürt asrı olduğunu, Kürtlerinde etraflarıyla barışık bir şekilde yaşamayı öğrenmeleri gerektiğini sadece kendi hâkimiyetleri derdine düşmeleri durumunda bunun yanlış olduğu, özellikle Rojava’da her şeyin Kürtlerin lehine geliştiği ancak Kürtlerin sadece kendileri değil diğer başka guruplarla birlikte hareket etmeleri gerektiği, Amerika ve Avrupa’nın Irak ve Suriye’yi üçe bölmeyi kafalarına koyduklarını ve eninde sonunda bunları böleceklerini bin yılda bir gelen böylesi bir fırsattın bencilce heba edilmemesi gerektiği, Ortadoğu’nun yeniden parçalanıp dizayn edileceğine vurgu yapıldı.

Ben sopaya karşıyım

Niye BDP’ye girmiyorsunuz? Sorulara çok muhatap olduğunu ancak girmesinin neden mümkün olmadığı sebeplerini şöyle açıkladı.

“Ya kardeşim ben nasıl gireyim 17 yaşındaki bir çocuk gelip bana talimat verdiği zaman, ben ki başbakanın talimatını dinlememişim/takmamışım ama benim torunumun yaşındaki bir çocuk gelip bana talimat verecek, “bunu böyle yap!” diyecek ve ben de bunu yapacağım. Bu olacak şey mi?

Ben diyorum ki ben sopaya karşıyım. Sopa ha Kürd’ün elinde olmuş ha Türk’ün elinde olmuş ne fark eder. Sopa sırtımda durdukça kimin elinde olduğu ne önemi var. Benim için sopanın hiç kimsenin elinde olmaması önemli”

Rojavadaki, İşid’in son katliamları ve toplu esir almalarının çok üzücü ve düşündürücü olduğunu söyleyen Dengir Mir Mehmet Fırat, Got ma ez çi bejim: “AKLÊ SIBIK BARÊ GIRAN” Kürt atasözüyle ziyaretini bitirdi: