Demirtaş’ın Cuma Namazı Kıldığı
Cami Çıkışında izdiham yaşandı.
Yoğun sevgi seli içinde Cuma
Namazı kılmak için geldiği Kızıltepe Merkez Camiinde kadınlarla tokalaştığı
için yeniden Abdest alan Demirtaş Merkez Camide vatandaşlarla beraber Cuma
Namazında saf tuttu.
Mardin Büyükşehir Belediyesine
ait Zabıta ekiplerince trafiğe kapatılan Kızıltepe Yeni mahalledeki PTT
Caddesi, Cuma namazı sonrasında, Merkez Camisinden çıkan Demirtaş “En Büyük Başkan Bizim Başkan ve Kürdistan
Sizinle Gurur Duyuyor” sloganları ile uğurlandı.
Büyük bir izdihamın yaşandığı Merkez
Cami çıkışında 8-9 yaşlarında bir erkek çocuğu ezilme tehlikesi geçirdi ve son
anda Demirtaş’ın korumaları tarafından kurtarıldı.
Mahşeri kalabalığın için Demirtaş
aracına zor bela binerek. Kızıltepe Belediyesine doğru hareket etti.
Cizre İlçesinde bodrumdaki yaralılarla
ilgili olarak üç günden beri bölgede bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin
Demirtaş, Kızıltepe Belediyesinde konu ile ilgili basına açıklamalarda bulundu.
Kızıltepe İlçesi'nde belediyeyi
ziyaret eden HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Şırnak'ın Cizre
İlçesi'nde bir binanın bodrum katında olduğu belirtilen yaralılar konulu basın
toplantısı düzenledi. Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'ün de
katıldığı toplantıda konuşan Demirtaş, Cizre'deki yaralıların alınması ile
ilgili yaptıkları girişimleri anlattı. Demirtaş, "İçişleri Bakanlığı
koordinesinde ambulanslar binaya kadar gidecek, yaralıları alacaktı. Dün yine
aynı senaryo tekrarlandı. Ambulanslar ana caddeye kadar gittiler, orada
durduruldu. Sokağa tank atışlarıyla birlikte çatışma görüntüsü ve mizansen
yaratıldı. 'Güvenliğinizi sağlamamız mümkün değil' diyerek ambulansları
engellediler" dedi.
Demirtaş, karşılaşılan durumun
ilk trajedi ve ilk hukuksuzluk olmadığını ve yapılanlara şaşırmadıklarını ifade
ederek, şöyle konuştu:
"İnsanlığın en dibe vurduğu
dönemi yaşıyor AKP. 5 kişilik grupla sağlık ekiplerini alacağız diyoruz,
gitmeye hazırız diyoruz, günlerdir izin verilmiyor. Şırnak Valisi dahil hepsi
çok iyi biliyorlar ki orada sivil insanlar var. İki binada bulunan yaralılar da
dışarı çıkamıyor çünkü keskin nişancılar ateş ediyor. Ambulansların gelmesine
izin vermiyorlar. Çok sayıda çürümüş cenaze var. Buradan tekrarlıyoruz, halk bu
gidişata müdahale etmezse, aklını yitirmişler, sadece Kürtleri değil,
Türkiye'nin tamamını uçurumdan aşağı atacak. Tehlikeyi görüyoruz. Ortada
terörle mücadele yok. AKP'nin herkesi teslim aldığı operasyon var. Terörden
kurtarılacak kimse yok. Kurtarılacaksa Kürtler, AKP'nin barbar anlayışından
kurtarılması lazım. Bu nedenle çağrımızı tekrarlıyorum; 'Zulme Karşı Ses
Yükselt, Barışa Ses Ver' diyoruz. Her yerde 'ben ne yapabilirim' demeyin.
Yaptığımız çağrının çok kıymetli bir eylem çağrısı olduğunu herkes anlamalı.
Sat 19.00 olduğunda savaşı yükseltmek isteyenler barış çığlığından utanmalı.
Her yerde 'bu halk AKP'nin savaşından yanadır, yürüttüğümüz savaşı Kürtler
destekliyor' diyenlere karşı, 'biz kirli savaşınızı desteklemiyoruz' diyenlerin
sesi yükselmeli. Cizre duymalı, Sur duymalı, Başbakan duymalı. Buraya gelip,
açıkça Kürt halkını hasta, rehabilite edilmesi gereken bir ucube olarak
tanımlayan anlayış sizin sesinizi duymalı."
Demirtaş, konuşmasında siyasi
iktidarın, karşılarında kör bir duvar olarak durduğunu ve hiçbir ahlaki değeri
umursamadığını da kaydederek, "Öylesine büyük korku ve panikle hareket
ediyorlar ki, hiçbir ahlaki, kitaba ne varsa, kanuna dair ne varsa unutmuş
durumda. Onların tek korkusu iktidarı kaybetmek. Kaybetmemek için
yapmayacakları ahlaksızlık yok. Yaralılara yapılanları görüyorsunuz.
Davutoğlu'na verilen tek görev, 'bütün bu suçları örtmekle görevlisin'
diyorlar. Bütün kanunsuzlukları örtmekte görevli Başbakan. Cizre'deki bir
polise emir verecek gücü yok. Özel harekat polisi sağlık görevlilerine 'Sen git
Başbakan gelsin' diyor. Davutoğlu da ortada Başbakan gibi geziniyor"dedi.
Güvenlik bürokrasisi ve ordunun bölgede inisiyatifi ele geçirmiş durumda
olduğuna dikkat çeken Demirtaş, "Hükümet bir darbeyle devrilmiş haberleri
yok. Ordu inisiyatifi ele almış durumda. 'Çık' dese de çıkmıyor, 'dur' dese de
durmuyor. 'Başbakan Mardin'e geldiğinde mutlaka sokağa çıkma yasağının kalkması
gerekir' denildi, kalkmıyor. O'nu takan yok. Biz uyarı yaptığımızda
anlamıyorlardı. Bak inisiyatifi sıfıra geldi" diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun
Mardin'de yaptığı açıklamada 10 maddelik "Terörle Mücadele Eylem
Planı" açıklaması ile ilgili yöneltilen soruyu da yanıtlayan Demirtaş,
Başbakan'ın konuşmasını dinleyemediğini, bu konudaki kapsamlı değerlendirmeyi
daha sonra yapacaklarını söyledi. Demirtaş, eylem planında yer alan yerel
yönetimlerin güçlendirilmesi konusunda ise, "Seçimle ele geçiremedikleri
için, darbeyle, kayyum yöntemiyle valilik ve kaymakamlık üzerinden belediyeleri
ele geçirmek istiyorlar. Bizlerden çok iyi biliyorlar. Bir dönem Sur
belediyesine yaptıkları gibi, Vali Yardımcısı'nı Sur Belediyesi'ne kayyum
atadılar. Ne oldu yönetebildiler mi? Seçimler yapıldı Vali Yardımcısı tıpış
tıpış valiliğe döndü, halk yine belediyesini seçti. Görevden alınan hatta
tutuklanan Abdullah Demirbaş'ı yeniden kendilerine başkan olarak seçti"
dedi.
Basın toplantısından sonra HDP Eş
Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Kızıltepe Belediyesi önünde toplanan
partililere hitaben bir konuşma yaptı. Konuşmadan sonra buradaki bir grup polis
araçlarına taş atınca polis kalabalığı gaz bombaları ve tazyikli su ile
dağıttı. Bir süre devam eden olaylar daha sonra sona erdi.