Toplumsal menfaat içerikli ve kutsallığına inandığım gazetecilik mesleğini zor şartlar altında, can güvenliğim olmaksızın sürdürmekte ve bununla da gurur duymaktayım. Toplumun haber alma hakkının temsilcisi olarak hiçbir kazanç ya da menfaat peşinde olmaksızın günün 24 Saati haftanın 7 günü bu kutsal mesleğin neferi olarak koşmaktayım. Bu ülkede bir genç olarak başta barış ve demokrasi için nefer olmuş ve ülkemin kalkınması adına emelleri ve gayretleri olan temiz bir insanım. Bugüne kadar mensubu bulunduğum basın kuruluşlarında etik gazetecilik anlayışı dışında bulunmadım ve kimseyi haksız yere yaralayacak yada rencide edecek bir davranış içinde asla bulunmadım. Hiç kimseye kalemimi satmadığım gibi, kimseye de haberciliği peşkeş çekmedim. Yalanın ve haksızlığın olduğu yerde kalkan oldum adalet için ve bana yapılan gibi yapıp ta haksızlığa uğrayan hiçbir arkadaşımı yalnız bırakmadım.
Bugün üzüntü duyduğum bir çağrı ile ilgili savcılık makamına gelip ifade vermiş bulunmaktayım çünkü İlimiz Ak Parti Milletvekili Sn. Abdurrahim AKDAĞ tarafından şikayet edilmiş ve gerekenin yapılması için adalete başvurulmuştur üstelik trajikomik bir nedenden dolayı. Geçtiğimiz günlerde yayınladığım ve hiçbir şekilde isim vermediğim bir yolsuzluk haberini kendi üzerine alınan ve gocunan sayın vekil haberin kendisine dair ima içerdiği ve bu nedenle şikayette bulunduğunu öğrendim ve bende gerekli ifadeyi vererek siz saygıdeğer kamuoyuna bilgi verme gereği duydum. Üstelik sayın vekil aile bireylerim başta olmak üzere etraftaki birçok kişiye bana kıskaç konulması hususunda seri baskılar yapmış bulunmasına rağmen ben karşı harekete geçmemiştim bile.
Eğer bir milletvekili ile ilgili bu kadar yoğun memnuniyetsizlik ve şikayet varsa bunu sayın vekilin özeleştiri yaparak düzeltmesi gerekirdi yoksa benim gibi bir gazeteciye saldırı ve baskı yoluyla bir yere gelemeyeceğini öğrenmiş olması lazımdı. Kaldı ki haberimde ismi geçmemesine rağmen bu haberi kendi üzerine alması ayrıca düşündürücü bir olaydır. Ben hiç kimseden korkmadım çünkü yalan yanlış habercilik ya da menfaat birlikteliği yapmıyorum. Kimseye değil önce Allaha sonrada kendime güveniyorum. Sayın vekil ile ilgili onlarca kötü iddia var olmasına rağmen bugüne kadar dayanaksız ve belgesiz habercilik yapmadığımdan ötürü bir tanesini bile kullanmadım. Sayın vekil siz makamınıza, ben ise Allaha ve onun adaletine güveniyorum. Başvurmuş olduğunuz şikayetin hem muhatabı, hem de bir gazeteci olarak sonuna kadar takipçisi olucam ve eğer haksız çıkarsam hayatımın en son haberini kendim ile ilgili ben yapıcam. Siz müsterih olun.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
Gazeteci-Yazar Mehmet Ali DİNLER
Yazdığım bu köşe yazısından dolayı Ak Parti Mardin Milletvekili Sn. Abdurrahim Akdağ üzerine alıp suç duyurusunda bulunmuştur. Takdir Kamuoyunundur
İŞTE GAZETECİ DİNLERİ MAHKEMELİK EDEN O BORU YAZISI
MEHMET ALİ DİNLER’İN YAZISI VEKİL OĞLU BORUNUZU ALIN MÜSAİT BİR YERİNİZE KOYUN
Mardin’de bazı milletvekilerin oğlu ve akrabaları resmi kurumlara gidip bizden habersiz adım atılmayacak ve bizim borumuz öter gibi sözler diyen vekilere sesleniyorum.burası türkiye cumhuriyetidir kimsenin borusu ötemez sayın vekiler 2013 yılındayız 1990′lı yıllar olsaydı haklı olurdunuz ama üzülerek söylüyorum 1990 yıllar değil.Yıl 2013 olduğunu unutmayınız.yıl 2013 bunu iyi bilin kimsenin borusu ötemez burda borunuzda ötemez sizi vekil yapan halkın olduğunu unutmatyınız.ilk başta olmak üzere kızıltepe’deki milletvekilimiz olan O kendisini çok iyi biliyor.kızıltepeyi eline almış ve resmi kurumları tehdit edercesine ihale alıp sanki seçimde masraf yapmış da ihalelerle açığını çıkarmak istiyor.
milletvekili oğlu devlet kurumlarını arayıp bu ihaleyi bu şirkete vereceksiniz diye bi hakkı varmı .ilk başta kendi şirketleriyle ihaleye girip ihaleleri alıp sonradan vatandaşların tepkisiyle karşılayan milletvekili akrabaları sonradan uyanıklık yapıp başka şirketlerle ihaleye girip kendisinin yönetiğini sanki bilmiyoruz.çok salakmışız ya kendisi çok uyanık ondan öyle bir yola başvurmuş.halbuki kızıltepenin hepsi biliyor ne oyunların döndüğünü ilk başta kızıltepe devlet hastahanesini eline almış milletvekili oğlu sana söylüyorum devlet hastanesindeki kargo elinizde değilmi bu 1 ikincisi devlet hastanesindeki yöneticileri tehdit edip petrol ihalesini almadınız mı aldınız şartnameyi neye göre hazırlatınız kendi petrolünüze göre bu nasıl oluyor devlet hastanesine yakın olacak ipek yolunda olacak değilmi. Evet başka bir ihaleye gelelim ama bu sefer uyanıklık yapıp başka şirketlerle anlaşıp ihaleleri onların adına aldınız doğrumu tabi ki yalan diyeceksiniz çünkü başka cevabınız olmaz. Bu devirde kim kime 20 bin TL. hibe verir kimse babasına bile vermez telefonla başkasının işini yapıp da bu 20 bin TL.yi hibe olarak kabul ediyorum dediğiniz doğrumu tabi ki yine yalan dersiniz çünkü bunları derseniz ne olduğunuz ortaya çıkar. Ama sanma ki kimse bilmiyor herkes çok iyi biliyor seçim yaklaşıyor Allah bunu yanınızda bırakmayacak unutmayınız. Bu yazıyı da yazdım bendende gıcık kaparsın ama kapabilirsin ve elinden geleni ardına koyma derim ben devlet memuru değilim ki diyeyim beni sürgüne gönderir. ben sıradan bir vatandaşım o yüzden sizi takmıyorum bile sizi halkın yanlışlıkla seçtiği vekil olarak görüyorum sadece size acıyorum yarın öbür gün bu insanların yüzüne nasıl bakacaksınız diye acıyorum. bir çok şey var bunları da yakında yayınlıyacam merak etmeyin.
Haber Kaynağı [MardinObjektif]