Akil İnsanlar Halkla Hiltonda Buluştu

Akil İnsanlar Halkla Hiltonda Buluştu
Halk Akil İnsanların sayesinde Hilton`uda görmüş oldu :)18.04.2013 17:38

Stk.platformu ev sahipliği yaptığı Akil insanları toplantısında dile getirdiği konular

Bu gün gelinen noktaya baktığımızda bu süreci büyük siyasi risk alarak cesurca başlatan sayın başbakan ve sürecin bu aşamaya gelmesine tartışmasız katkı sunan sn. Öcalan da büyük irade ortaya koymuştur. 

 Geçmişi ile yüzleşmekte olan Türkiye, çok önemli bir sorununu çözmek için çaba sarf ediyor. Sadece son otuz yıl değil, 1800’lerin başından bu yana çok sayıda yaşanmış olan Kürt isyanları Osmanlı’dan bu güne kadar genellikle kanla bastırılmıştır.

Birçok kez Kürtler, doğudan batıya göç ettirilmiş, Kürt kültürel yapısı tanınmamış, Kürtçe konuşmak yasaklanmış ve hatta cezalandırılmış.

 Bu süre zarfında aslında Kürt diye bir şey yoktur” denilmiş, Kürtler dağlarda yaşayan insanlardır, dağda yürürken kart kurt diye ses geldiği için Kürtler ortaya çıkmış denildi.

Irkçı zihniyetler Kürtlerin sömürge yöntemi ile yönetilmesi gerektiği ileri sürülmüş ve defalarca bunun provası uygulanmıştır. Yaşanan tüm baskı ve acılara rağmen Allaha şükürler olsun ırkçı zihniyet emeline ulaşmamıştır.

Türkler ve Kürtler, Milli Mücadelede ve öncesinde İslam kardeşliği çatısı altında birlik ve beraberlik ile cephede aynı saflarda savaşmıştır. Akabinde kurucu meclis tarafından hazırlanan 1921 Anayasası farklılıklara saygılı bir devlet yönetimini öngörmüştür.

1921 Kanunu Türk Devletinden değil, Türkiye Devleti”nden bahsetmektedir Cumhuriyeti ilan eden 29 Ekim 1923 tarih ve 364 sayılı Teşkilatı Esasiye Kanunu’nu değiştiren Kanun da Türker’den değil, Türkiye”den söz etmektedir. Aynı şekilde, Osmanlı Saltanatını kaldıran 30 Ekim 1922 tarihli Meclis Kararında da Türkiye Hükümeti`nden söz etmektedir.

Dahası Hilâfet ile Saltanatı birbirinden ayıran 2 Kasım 1922 tarih ve 308 sayılı Meclis Kararında Türkiye halkı’ndan bahsetmektedir.

Kurtuluş Savaşı bittikten sonra 1924 Anayasası ile Türkiye Halkından Türk Halkı’na dönülmüş ve Ulus Devletin inşa süreci başlamış. Bu süreç 1961 ve 1982 askeri cunta Anayasaları ile bu günlere gelindi.

Dağlara taşlara Ne mutlu Türküm diyene yazıldı. Türk, Öğün, Çalış, Güven Türküm, Doğruyum, Çalışkanım ilkokullarda minicik Kürt çocuklarına her sabah ant içirtip, Varlığım Türk varlığına armağan olsun ve daha birçok benzeri

Sosyal, hukuk ve eşitlikten bahsedilen bir ülkede bunların yaşanmaması gerek diye düşünüyorum. Rahmetli Erbakan siz ne mutlu türküm diyene derseniz biride ne mutlu kürdüm der, dediği için başına gelmeyen kalmadı. 

Sorun, insanın Türk olması veya Kürt olması veya bir başka ırktan olması sorunu değildir. Sorun farklılıkları kabul etmeme sorunudur

Türklerle Kürtlerin herhangi bir sorunu yoktur. Kürtlerin yerine kendini koyup, empati yapan Türkler memnun olmayacaklardır.

Bu sorunun çözümü amacıyla başlatılmış olan Barış Sürecini son derece doğru buluyoruz. Akil İnsanlar yolu ile tartışılması ve bu gün burada bunu konuşuyor olmak yerinde ve doğru buluyoruz.

Sosyal demokrat olduğunu iddia eden CHP, bu sürecin içinde aktif olarak görev alması gerek.

Sürece muhalif kalanlar  alternatif çözüm yollarını açıklamayan siyasi partiler ve stk.lar   rant,çıkar peşinde oldukları ortadadır.

Sorun bir parti sorunu değildir. Sorun bir devlet sorunudur. Bu sorununun çözümü konusunda ilk defa böylesine geniş tartışma ortamı sağlanmıştır.

Bu sefer gerçekten umutlu olmak için birçok sebebimiz vardır, Dün akşam ki Hilton toplantısında hepimiz bir ananın acısına şahit olduk. Gözlerimiz doldu, Parçalanmış oğlundan bahsetti ve o acıyla barış olsun artık yeter dedi. Canı yüreği yanan Asker anası barış diyor, gerilla anası barış diyor, köyü boşaltılan muhacir, sefil, perişan olan barış, barış helâlık diyor.

Ama ne hikmetse tırnağı bile taşa değmemiş birkaç söylem ve üç beş yalan dolan sözle kendini bu sürecin mağduruymuş gibi gösterip, cesaretle başlatılan bu iyi niyetli süreci baltalamak, sekteye uğratmak istiyorlar. Çünkü barış sağlanırsa bunların siyasi ve ekonomik rantları ellerinden gidecek bir daha böylesine bir nimeti bulamayacaklar.

Sonuç olarak sürecin başarıya ulaşması için hiç olmadığı kadar ortam müsait ve olgunlaşmıştır. Sürece katkı amacıyla sağ, sol, İslamcı ayırımı yapmaksızın tüm siyasi tutuklulara genel af çıkartılmalı.

Çok zor olan bu sürecin başarıya ulaşması tüm iyi niyet insanların temennisi ve beklentisidir. Sürece mola vermek, yavaşlatmak gibi duraksamalara uğratma lüksümüz yoktur.

 

 

Diğer GÜNDEM haberleri

  • PAYLAŞ

YORUM EKLE

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.