Eğitim sistemimizin yapısal sorunları devam
ediyor. Kimi lokal iyileştirmeler yapılmış olmakla birlikte problemli sistem,
ana yapısını olduğu gibi muhafaza etmektedir. Özellikle de sistemin temel
bileşenlerinden olan öğretmenlerin yaşadığı problemler sistemin iyice içinden
çıkılmaz bir hal almasına neden oluyor. Tarihsel olarak öğretmen sistem
içerisinde sembolik programlar dışında itibarsızlaştırılmış, mali ve özlük
hakları çözülmemiş, sistematik bir şekilde göz ardı edilmiştir.
Yoğun bir müfredatı aktarması istenen öğretmenler,
ders dışında işlevsiz bir kırtasiyeciliğin cenderesine itilmişlerdir. Diğer
taraftan militer bir zihniyetin izdüşümü olan "nöbet" uygulaması ile hem fiziksel olarak hem de zihinsel
olarak aşağılanmaktadır. İtibarsızlaştırılan, kendi kurumunda saygınlığı
olmayan, mali ve özlük hakları ile bu durumu iyice pekiştirilen öğretmenler,
militer zihniyetin ve sorumsuz bir bürokrasinin keyfiliği ile şekillenen "Öğretmenin Nöbet Yönetmeliği"
üzerinden tabiri caizse "Hem
Etinden, Hem Sütünden" mantığı ile bir uygulamaya tabi
tutulmaktadırlar.
Pedagojik açıdan problemli olan bu militer
uygulama öğretmenlerin mesleki sınırlarını da erozyona uğratmaktadır.
Eğitim-öğretim faaliyetlerinin yanına eklenmiş mesleki olmayan pek çok angarya
işi yüklenmek zorunda bırakılan öğretmenler, hak ve özgürlükleri hiçe sayan
yönetmelikler üzerinden kuşatmaya alınmışlardır. Mevcut koşulların ve
imkanların yetersizliği bahane edilerek üzerine yüklenilen bu görevleri işinin
asli unsuruymuş gibi konumlandırarak bugüne kadar getirilen uygulamanın artık
kaldırılması zaruridir.
Eğitim ortamlarının fiziksel koşularının asgari
düzeyde çalışanlarının gereksinimlerini karşılayacak donanımda olmasına özen
gösterilerek çalışmaların yürütülmesi sorumluları beklemektedir. Milli Eğitim
Temel Kanunu'nun 43. Maddesinde tanımlanan Öğretmenlik Mesleğinin sınırları
dikkate alınarak görev dağılımlarının yapılması gerekmektedir. Mesleki
sınırları içerisinde olmayan ve Anayasa'nın 18.Maddesinde "angarya"
olarak tanımlanan bu uygulama hem hak ve özgürlükler hem de pedagojik
nedenlerden dolayı kaldırılmalıdır. Aynı zamanda büyük bir sorun olarak
karşımızda duran eğitim sisteminin nitelik sorunu ancak herkesin özellikle de
öğretmenlerin kendi asli işleri ile hemhal olması ile düzeltilebilir.
Bu nedenlerden dolayı Öğretmenlerin sırtına
yüklenilen bu "angarya"nın kaldırılmasını Özgür Eğitim-Sen olarak
kamuoyu ile paylaşıyoruz. Herhangi bir ücrete tabi tutulmayan, norma sayılmayan
bu uygulama mevcut şartlar ve imkanlar ileri sürülerek devam edilmesi asla
kabul edilemez. MEB'in acil olarak mevcut uygulamayı ücrete tabi tutması ve
norma sayması "Öğretmenlere nöbet görevi verilemez" vizyonu
içerisinde tamamen kaldırmanın planlamasına girişmelidir.
Bu yönde adımlar atılması için Özgür Eğitim-Sen
Yönetim Kurulu 06.02.2015 tarih ve 7 sayılı kararı ile "üyelerinin 2014-2015 Eğitim-Öğretim sezonunun ikinci yarıyılında
nöbet tutmaması" yönünde karar almıştır.
Tüm üyelerimize, eğitim çalışanlarına ve kamuoyuna
duyurulur.
ÖZGÜR
EĞİTİM-SEN YÖNETİM KURULU