Değerli Hemşerilerim!
Kıymetli Türkiye halkı!
İkinci
Dünya savaşı olarak bilinen İkinci Emperyalist Paylaşım Savaşı 1 Eylül 1939
tarihinde Nazilerin Polonya'yı işgaliyle başlamış, ardında milyonlarca ölü,
yaralı; yıllarca dinmeyen acı ve gözyaşı bırakmıştır. 1945 Mayıs’ında son bulan
insanlık tarihinin bu en acımasız, en kanlı ve en kirli savaşının başladığı gün
olan 1 Eylül, birçok ülkede "Dünya Barış Günü" olarak kutlanmaktadır.
Halen dünyanın birçok bölge ve ülkesinde yaşanan
çatışmalar, savaşlar insanlığın geleceğini tehdit etmekte ve insanın en temel
evrensel hakkı olan "yaşama hakkını elinden almaktadır. Küresel
eşitsizliğin ve sömürünün yarattığı yoksulluk, yoksulluğun getirdiği açlık,
açlığa eklenen savaş ve çatışmalar, yaşamı çekilmez kılmaktadır. Maalesef 1
Eylül Dünya Barış Günü'ne yine silahların gölgesinde giriyoruz.
İnsanlığın barış mücadelesi ve özlemi ise sürüyor.
Barış; -Birbirinden farklı kimliklerin, grupların, halkların ve ulusların en
uyumlu biçimde bir arada kardeşçe yaşamalarının, -İnsan hak ve özgürlüklerine
dayalı ortak değerler üzerinde farklılıklarını koruyarak ve zenginleştirerek
gelişmelerinin, -Yoksulluk ve sefaletin giderilerek eşitliğe doğru adım
atılmasının, adıdır. üç yıldır Ortadoğu da Arap baharı adı ile başlayan Arap talanı
ve İslam’ı yok etme politikası malumunuz bu yalancı bahar ve katliamlar
etrafımızı ateş çemberi gibi sarıp sarmalamıştır.
Gün,
gelecek kuşaklara mutlu huzurlu yaşanılabilir savaşsız sömürüsüz bir dünya
bırakmak için mücadele günüdür. Bu konuda herkes üstüne düşen görev ve
sorumluluğun bilinciyle hareket etmelidir. Bu ülke hepimizindir Türk Kürt
kardeş tır tüm acılar hepimizindir. Bizi bir birimizden ayırtmak isteyenlere
fırsat vermeyeceğiz. Ufukta bir ışık
görünüyor savaşa hayır barış hemen şimdi şiyarı ile bu duygu ve düşüncelerle
tüm halkımızın 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutluyor en içten sevgi ve
saygılarımı sunuyorum. Dedi.