Son günlerde Şırnak ve Batman çevresinde yaşanan bazı olaylar kaygı verici. Cizre’de Şeyh Abdülbaki Haşimi’nin evine bomba, Sılopi’de ise bir öğrenci yurduna molotof kokteyli atıldı ve daha sonra Batman’da HUDA PAR’lılar bildiri dağıtırken olaylar çıktı ve bir düğün evine yapılan saldırıda bir genç öldü.
BDP-KCK kesimi son ölüm olayı nedeniyle HUDA PAR’ı suçladılar. HUDA PAR ise yaptığı açıklamada, kendileri bildiri dağıtırken saldırıya uğradıklarını, ama son olayla bir ilgilerinin olmadığını, bu eylemlerin arkasında geçmişteki çatışmaları tazelemek isteyen karanlık odakların olduğunu dile getirdi.
Medyada da bazı sağduyulu kalemler, söz konusu eylemlerin malum karanlık odaklarca tezgahlanmış olabileciğini belirterek provokatif niteliğine dikkat çektiler ve Hükümet’in olayları aydınlatmasının önemini dile getirdiler.
Biz de aynı kanıdayız. Bu eylemlerin arkasında bölgeyi yeniden karıştırmak isteyen karanlık odakların, derin güçlerin olması ihtimali güçlüdür. Son eylemlerin failleri henüz yakalanmış değiller.
Söz konusu derin güçler, son birkaç yılda bir dereceye kadar etkisiz kılınmış olsalar bile, tümden silinmiş değiler. Özellikle onların Fırat’ın ötesindeki varlıklarına dokunulmadı. Bazı davalar açılmış olsa bile, bunlar buzdağının görünür yanı bile değil. Öyle olunca, bu güçlerin eski etkin konumlarını yeniden kazanmak için fırsat kolladıklarına ve ortalığı karıştırmak için her fırsatı değerlendireceklerine kuşku yok.
Bu nedenle, çözüm ve barış çabalarını provoke etmeye yönelik bu türden girişimler karşısında herkes uyanık olmalı, sorumlu davranmalı. Kimse ateşin üstüne benzinle gitmemeli.
Bunun yanı sıra, tüm siyasi partiler ve gruplar birbirlerinin varlığına ve çalışmalarına saygılı davranmalı, ortaya çıkabilecek sorunların çözümünde şiddeti değil, diyalog yöntemini kullanmalılar. Geçmişte çokça görülen birbirine tahammülsüzlüğün ve şiddetin Kürt halkının haklı mücadelesine ne büyük zararlar verdiğini görüp yaşadık. Herkes geçmişte yaşananlardan dersler çıkarmalı ve bir kez daha oyuna gelmemeli.
HAK-PAR olarak tüm tarafları, ilgili tüm siyasi aktörleri bu konuda uyanık olmaya ve sağduyulu davranmaya çağırıyoruz.
Hükümeti ise bu tür olayları bir an önce aydınlatmaya, failleri ve ardındanki karanlık odakları ortaya çıkarmaya çağırıyoruz. Derin yapının temizlenmesi çok daha kararlı davranmayı gerektiriyor. Buna neşter vurulmazsa gelecekte de benzer nice olaya, provokasyona tanık olabiliriz.
Kemal Burkay Hak ve Özgürlükler Partisi Genel Başkanı