Basına ve Kamuoyuna,
Eğitim-Bir-Sen 1992 yılında kurulmuş “Kökü mâzide
olan âtî bir gelecek…” tasavvuruyla yola çıkmış bir erdemliler hareketidir.
Kurulduğu günden bugüne hakkın, adaletin, diyaloğun, barışın, kardeşliğin
tesisi uğruna çaba sarf etmiş, vesayetin ve her türlü darbenin karşısında
durmuş, Türkiye’de demokrasinin ve demokratik kültürün oluşmasına katkıda
bulunmuş, eğitimde kalitenin yükseltilmesi, okullarda Kürtçe, Kur’an-ı Kerim ve
Peygamberimizin Hayatı derslerinin seçmeli olarak okutulması ve memuriyette
başörtüsü serbestiyetinin oluşmasına en büyük katkıyı sunmuş, okullarda
öğrencilerin başörtüleriyle okumalarının önünü açmış, öğretmen ve diğer
personelimizin her türlü özlük haklarını savunmuş, nöbete ücret isteyen,
yetiştirici kurslarda %100 ücret artışını talep etmiş, 330 bini aşkın üye
sayısıyla Türkiye’ nin eğitim iş kolundaki en büyük yetkili sendikasıdır.
13 Mart’ ta Özgürlük Meydanı’ nda, ”YGS Zulmüne
Son” sloganını dillendirmiş; 16 Mart günü afişlerimizle “Halepçe Katliamı” nı
kınamış ve: “Zalimler İçin Yaşasın Cehennem” demiş; zalimin ırkı, dini, dili,
cinsiyeti olmaz düsturunu şiar edinmiş bir sendika olarak her türlü zulmün
karşısında olduğumuzu bir daha deklare ediyoruz.
“Ey insanlar! Biz sizi bir erkekle bir dişiden
yarattık ve birbirinizle tanışasınız diye sizi milletlere, kabilelere ayırdık.
Haberiniz olsun ki, Allah katında en şerefliniz, en takvalınızdır. Muhakkak ki,
Allah, bilendir, her şeyden haberdardır.” (Hucurât, 13)
Bu bağlamda biz de hiç bir ırkın diğer ırka üstün
olmayacağını ve tüm ırkların Allah indinde eşit olduğuna inanıyoruz.
Küresel güçlerin piyonu, insanlara, insanlığa,
kültürel mirasa zarar veren IŞİD örgütünün Kobanê ve Şengal’ de Kürt ve Yezidî
halkımıza yaptığı zulmü daha önce defaatle kınadık. Ayrıca Suriye’ de zalim
Esed’ in katliamlarının başladığı günden beri ülkemize hicret eden bütün
insanları din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın misafirlerimiz olarak kabul etmiş ve
bu misafirlerimize yardım etmek üzere Mardin-Suriye Yardımlaşma Platformun
kurulmasında aktif rol aldık. Kobanê’ den hicretin başladığı ilk günlerde
Memur-Sen olarak üst düzeyde Suruç’ ta bulunduk. 300.000 TL nakdi yardımın
yanında 10 bin battaniye giyecek ve gıda dağıtımında bulunduk. Aynı zamanda
sayısı 2500 ü bulan Suriyeli kardeşimizi kayıt altına alarak düzenli olarak
aylık ve günlük yardım etmeye devam ediyoruz.
1000’ e yaklaşan üye sayımızla; ilçemizde görev
yapan 3 bini aşkın öğretmen, memur, hizmetli; 70 bini aşkın öğrencinin daha iyi
koşullarda yaşaması için var gücümüzle çalıştığımız ortadayken göreve yeni
başlayan öğretmenleri ikna odalarına aldığımız, baskı uyguladığımız yalanı
apaçık bir iftiradır. Kızıltepe Eğitim-Sen yönetiminin, kendi üyelerinde dahi,
infiale yol açan hezeyan dolu açıklamaları kamuoyunda da tepkiyle
karşılanmıştır. Eğitim Sen Kızıltepe Temsilciliğinin üye sayısındaki düşüş,
yeni üye yapamama acizliği; hiçbir şekilde şiddet dilini kullanma, şantaj
yapma, afişe etme, hedef gösterme ve iftiraların mazereti olamaz.
Her şeye rağmen Eğitim-Bir-Sen Kızıltepe
Temsilciliği olarak başta Kızıltepe ilçemiz olmak üzere ülkemizde eğitimin
gelişmesi, barış kültürünün yerleşmesi, birlikte yaşam kültürü, diyalog ve
çözüm sürecinin neticeye ulaşması amacıyla her türlü mücadeleyi vereceğimizi
ilan ediyor, Mehmet Akif ERSOY’ un “Yumuşak huylu isem kim demiş uysal koyunum;
Kesilir belki ama çekilmeye gelmez boynum.” dizelerinin altını çiziyor ve bize
yapılan tüm iftira ve ithamlara, Seyid Rıza’ nın diliyle haykırıyoruz:
“…Ayıptır, zulümdür, cinayettir.”
EĞİTİM-BİR-SEN KIZILTEPE TEMSİLCİLİĞİ